Subaru WRX

Subaru, sportif sedan modeli WRX'in yeni neslini tanıttı. Görünüm olarak markanın ana hatlarını koruyan modelin kaputunun altına daha büyük hacimli bir motor gelirken iç mekanı da daha modern bir hal aldı.

Japon markanın diğer modelleri gibi köşeli hatlarını koruyan otomobil global platforma geçiş yapmış. Küçülen LED farlar, kaputta yer alan hava girişi ve öne çıkan altıgen panjurla sportif görünen modelde LED sis farları da kullanılmış. Jant çapları da 17 ve 18 inç olarak açıklanmış.

İlginç şekilde SUV modellerde olduğu gibi tamponların ve kapıların altıyla çamurluk çevreleri siyah korumayla çevrelenen otomobilin arka çamurlukları dikkat çekici bir şekilde şişirilmiş. Yüzgeç anten ve ince spoilerin haricinde LED stoplar ve dörtlü egzoz çıkışı, arka tasarımın öne çıkan detayları.

İç mekanda kapı içleri ve ön konsollar çok daha kaliteli bir görünüme kavuşsa da analog gösterge paneli ve sade görünümlü direksiyon simidi korunmuş. Orta konsoldaysa artık dik yerleşime sahip tek bir dokunmatik ekran yer alıyor. Recaro koltuklar ve metal pedal seti de içeride yerlerini almış.

Kaput altında 2.4 litre hacimli, 4 silindirli, turbo beslemeli Boxer motor bulunuyor. 275 beygir güç, 350 Nm tork üretebilen ünite dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte sunuluyor. Şanzıman seçenekleriyse 6 ileri manuel veya 8 ileri simüle vitesi bulunan CVT.

Chevrolet Silverado

Kuzey Amerika pick up pazarının gediklilerinden olan Silverado güncellendi. Rakiplerine karşı özellikle iç mekan tasarım ve özellikleri konusunda geri kalmayan başlayan araç yaşam alanını yenilerken motorlarda da güncellemelere gitti.

Araca dışarıdan baktığımızda büyük bir değişim görünmüyor. LED farları biraz daha aşağıya alınan modelin çift parçalı ön panjuru da teke düşmüş. Yeni jantlar ve gövde rengi seçenekleri haricinde hem ön hem de arka tamponda küçük değişiklikler var.

İç mekanda hemen hemen her köşesi yenilenen Silverado'da artık dijital gösterge paneli ve çok daha büyük bir dokunmatik ekran yer alıyor. Yine dijital ekrana sahip havalandırma kumandaları ve piyano siyahı trim parçaları bu bölümü daha premium görünümlü kılıyor.

Aydınlatma ve çekiş sistemi ayarları biraz daha aşağıya alınırken direksiyon simidinin tasarımı değişmemiş. Bununla birlikte yarı otonom sürüşe izin veren Super Cruise'un gelişiyle birlikte simidin tepesine uyarı ışıkları eklenmiş.

5.3 ve 6.2 litre hacimli V8 motorlarında bir yenilik olmayan Silverado, bu ünitelerden sırasıyla 360 beygir güç, 520 Nm tork ve 426 beygir güç, 623 Nm tork üretebiliyor. 4.3 litre hacimli V6 motorsa artık sunulmuyor.

Sıralı 6 silindirli, 3 litre hacimli Diesel motorsa, kendisinde değişiklik yapılmasa da araç üzerinde yapılan güncellemeler sonrasında 6 tonun üzerine çıkan çekme kapasitesine kavuşmuş. Son olarak 2.7 litre hacimli, turbo beslemeli, 4 silindirli, benzinli motorun gücü 315 beygir olarak kalsa da torku 570 Nm'ye ulaşmış. Modele göre arkadan itiş veya dört tekerlekten çekiş standart olarak sunulurken motor seçeneğine göre de 6, 8 ve 10 ileri vitesli otomatik şanzıman sunulmakta.

Donkervoort D8 GTO Individual Series

Elektrikli otomobillerden daha da uzaklaşmak isteyenler Donkervoort gibi üreticilere sığına bilir. Hollanda merkezli markanın ilginç tasarımlı modeli D8, uzun süredir üretilen GTO ailesine Individual Series isimli versiyonu ekledi.

Ufak tefek değişikliklerle günümüze kadar gelen otomobilin bu versiyonunda göz alıcı gövde renkleri, hava çıkışlarına sahip ön çamurluklar, 17 inç çaplı ön ve 18 inç çaplı arka jantlar gibi özellikler sunuluyor. Bol karbon fiber kullanımı sayesinde aracın boş ağırlığı 680 kg olarak açıklanıyor.

Karbon fiber kullanımı iç mekanda da devam ediyor. Süet direksiyon simidi ve karbon fiber koltuklar standart olarak sunulsa da takla kafesi, 6 noktadan bağlantılı emniyet kemeri, rüzgar kesici, geri göüş kamerası, xenon farlar, renkli dijital gösterge paneli ve yarış koltukları opsiyonlar arasında. Bagaj hacmiyse 250 litre

Fren sisteminde, önde 310, arkadaysa 285 mm çaplı diskler görev yapan aracın kaliperleri de önde 6, arkadaysa tek pistonlu olsa da psiyonlar arasında 6 pistonlu arka kaliperler de yer alıyor.

Kaputu altında Audi'den alınmış ve ABT tarafından modifiye edilen 5 silindirli, turbo beslemeye sahip, 2.5 litre hacimli motor bulunan otomobil 435 beygir güç, 560 Nm tork üretebiliyor. 5 ileri vitesli manuel şanzımanla 0'dan 100 km/s sürate 2.6 saniyede ulaşabilen otomobilin 200 km/s sürati görmesi 7.7 saniye sürüyor. Maksimum süratse 286 km/s.

Fiat Toro ve Ram 1000

Blogda yer alan son 10 haberin elektrikli otomobillerden bahsetmesinden sıkıldıysanız müjde! Fiat'ın Güney Amerika pazarların satışa sunduğu Toro'nun Nisan ayında makyajlanmasının ardından aynı operasyon ikizi Ram 1000 için de yapıldı. Ben de ilkini neredeyse 6 ayla kaçırdığım yenilikleri paylaşmaya karar verdim.

Bol girinti çıkıntıya sahip kaput ve artık tek parça olan büyük ön panjuruyla dikkat çeken ikilide LED farlar kullanılıyor. Gümüş renkli koruma bölümü daha büyük olan ön tamponda kullanılan LED sis farlarıysa küçülmüş. Yeni tasarım jantlar, çamurluk korumalarının üzerine atılan çentik ve farklı gövde renkleriyle dikkat çeken otomobilin arka bölümündeyse bir yenilik yok.

İç mekanında da büyük yenilikler olan pick up artık dijital gösterge paneline sahip. Ayrıca orta konsolda yer alan dokunmatik ekran da çok daha büyük bir şekilde karşımıza çıkıyor. Havalandırma sistemi kumandaları da daha kaliteli görünen ikilide donanıma temassız şarj istasyonu ve farklı döşemeler eklenmiş. Ayrıca ön yolcu konsolu ve bu bölümün üst kısmı da daha çok depolama alanı sunacak şekilde yenilenmiş.

Fiat 500X ve Jeep Renegade gibi modellerin temellerini paylaşan araçta yine bu otomobillerin motorları görev yapıyor. Toro'nun kaputu altında yer alan 1.3 litre hacimli benzinli motor 185 beygir güç, 270 Nm tork üretebilirken Diesel motor 170 beygir güç, 350 Nm tork üretebiliyor. İlk motor sadece önden çekiş ve 6 ileri vitesli otomatik şanzımanla sunulurken ikincisi dört tekerlekten çekişli olarak da alınabiliyor ve 9 ileri vitesli otomatik şanzımanla eşleştiriliyor.

Ram 1000'de ise bu iki motor görev yapmıyor. Onlar yerine Toro'da eskiden sunulan atmosferik emişli, benzinli motoru kullanan araç 130 beygir güç, 170 Nm tork üretebiliyor. Bu seçenek de sadece önden çekişli ve 6 ileri vitesli otomatik şanzımanla sunulmakta. Ram'in yükleme kapasitesi 650 kg olarak açıklanırken Toro'da bu değer 1 tona kadar çıkıyor.

BMW iX5 Hydrogen

BMW'nin alternatif yakıt denemeleri sürüyor. 2019 Frankfurt otomobil fuarı sırasında tanıtılan konsept araçlardan olan i Next Hydrogen isimli modelin seri üretime daha yakın hali olarak tanımlanabilecek iX5 Hydrogen yakında sınırlı sayıda satışa çıkacak.

X5'in hidrojenle çalışan seçeneği olduğundan bu modelden çok farklı görünmeyen araç, ön panjur, tamponlar, farlar, 22 inç çaplı jantlar ve arka tamponda kullanılan mavi renkli trim parçalarıyla öne çıkıyor. Ayrıca arka tamponun alt kısmında çift parçalı bir difüzör bulunduğunu da belirtelim.

İç mekanını da doğrudan X5'ten alan otomobilin bu bölümünde de dışarıda olduğu gibi mavi renkli trim parçaları bulunuyor. Ön yolcu konsolunda "Hydrogen Fuel Cell" arması yer alan otomobilin dijital gösterge tablosu ve dokunmatik ekranında da hidrojen tüketimine özel grafikler yer alıyor.

Kaputu altında hidrojen yakıt hücresi yer alan model 374 beygir güç üretebiliyor. Karbon fiber ile güçlendirilmiş plastikten üretilen tanklarında yaklaşık 6 kg hidrojen depolayabilen modelin bu tankları yaklaşık dört dakikada doldurulabiliyor.

Porsche Mission R

Münih'in elektrikli otomobil modellerinin sonu gelmiyor. Bir araç da Porsche'den geldi. Üstelik Alman üretici, bir taraftan yarış otomobili konsepti, diğer yandan gelecekte yollara çıkarmayı hedeflediği sistemi sergilemiş oldu.

LED farları ve ön tamponundaki geniş hava girişleriyle agresif bir görünüm sunan konsept, geniş çamurluklar, aerodinamik tasarıma sahip jantlar ve yana eklenen deflektörlerle dikkat çekiyor. Tavanında da bir hava girişi yer alan Mission R, arka bölümde dev spoiler ve difüzörle birlikteşık LED stoplara sahip.

Daha iç mekana geçmeden dikkat çeken karbon fiber takla kafesi, cam tavanın iskeletini de oluşturuyor. Yanlara doğru uzayan yarış koltuğu, 6 noktadan bağlantılı emniyet kemerleri ve koruyucu fileler bir yarış aracıyla karşılaştığımızı bize belli ediyor.

Üst ve alt kısımları bulunmayan direksiyon simidi üzerinde dokunmatik bir ekran yer alıyor. Dijital gösterge paneli de aracın geleceğe dönük yanını yansıtan özelliklere sahip. Önde yer alan kamerayla pistte atılan turları kaydeden araç daha sonra bu turu ekrana vererek sürücünün kendisini geliştirmesini ve kendisiyle yarışabilmesini sağlıyor.

Önde 435, arkada 653 beygir güç üretebilen elektrik motorlarına sahip olan otomobil karma kullanımda 1.088 beygir güç üretebiliyor. Yağ soğutmalı motorlarla aracın 0'dan 100 km/s sürate ulaşması 2.5 saniye sürüyor. Maksimum süratse 300 km/s. Yine yağ soğutmalı ve 900 Volt mimariye sahip bataryalarsa yarış temposunda 30 dakikalık ömür sunuyor. Hızlı şarj istasyonuyla bu bataryaların %5'ten %80 doluluğa ulaşması 15 dakika sürüyor.

Volkswagen ID. LIFE

Bu yıl Münih'te sergilenen onlarca elektrikli otomobil konseptine bir katılım da Volkswagen'den geldi. BMW'nin konsepti i Vision Circular'da olduğu gibi küçük boyutlu ve bolca geri dönüştürülmüş malzemeden üretilen araç ilginç özellikler sunuyor.

Köşeli hatlara sahip tasarımıyla dikkat çeken konseptin dik yerleşimli ön bölümünde büyük logonun aydınlatıldığı görülebiliyor. LED farlar da U biçimleriyle dikkat çekiyor. Otomobilin kaputunun ön kısmı sert plastikten üretilmiş ve şarj kablolarına ev sahipliği yaparken arkası, tavan gibi yumuşak malzemeden üretilmiş.

Kapı kolları hemzemin tasarıma sahip olan ID. LIFE'ın, arkasından bakıldığında da önde olduğu gibi U biçimli stoplar ve aydınlatmalı logoya sahip olduğu görülebiliyor. Büyük jantlar ve spoiler de araca sportif hava katmış.

İç mekanı da dışı gibi sade görünümlü olan modelin direksiyon simidi de U biçimli ve vites seçimleri, bu parça üzerinde yer alan dokunatik bölümden yapılabiliyor. Otomobilin sunduğu farklı özelliklerden biri de durağan halde ön camı kaplayabilen projeksiyon ekranı. 34 inç büyüklüğünde ekranın tadını çıkarmak için ön koltuk sırtlıkları ileriye katlanabiliyor ve iki yolcu bu bölüme ayaklarını uzatabiliyor.

Kısaltılmış MEB platformuna sahip olan otomobil önden çekişli. Elektrik motoru 230 beygir güç üretebilen konsept 0'dan 100 km/s sürate 6.9 saniyede ulaşabiliyor. 57 kWh kapasiteli bataryaların sunduğu menzilse 400 km.

BMW i Vision Circular

Mercedes'in elektriklenme atağına BMW'den ilginç bir cevap geldi. Münih merkezli üretici, kendi şehrinde düzenlenen otomobil fuarında küçük bir konsept sergiledi. Otomobilin asıl üzerinde durduğu konu geri dönüşüm.

Dışarıdan bakıldığında köşeli hatlara sahip olduğu görülebilen otomobil, BMW'nin imzası olan böbrek panjurları LED farlarla birleştirmiş. Ön camı neredeyse panjura kadar uzanan konsept, ince kollu büyük jantlara ve genişletilmiş çamurluklara sahip.

Ön camı bagaj kapağına kadar devam eden otomobilde kapı kolları bulunmuyor. LED stopları da neredeyse arka tamponu kadar çıkıntı yapan konseptin bagaj kapağı camında ince bir 3. fren lambasına yer verilmiş.

Arka kapıları geriye doğru açılan i Vision Circular, iç mekanında daha da fütüsitik özellikler sunuyor. Fiziksel düğmelerden arındırılan yaşam alanında üst ve alt kısımları düzleştirilmiş direksiyon simidi, açık renkli döşemeler ve salon konforu sunan koltuklar bulunuyor.

Aracın teknik verilerini paylaşmayan BMW, otomobillerin üretiminde salınan gaz miktarını da en aza indirmek istediğinden birçok parçanın 3 boyutlu basma tekniğiyle, geri dönüştürülen malzemelerden üretildiğini belirtiyor.

Renault Mégane E-Tech

Binek araçlarında uzun süredir Twizy ve ZOE ile elektrikli klasmanında yer alan, hatta son zamanlarda elektrikli ticarileriyle de dikkat çeken Renault, Mégane’ı da sonunda elektriklendirdi. Araç, 2020 yılında tanıtılan Mégane eVision'ın seri üretime alınmış hali.

Mégane, bir taraftan elektrilendirken diğer taraftan da bir SUV haline geldi. Aracı, 2019 yılında tanıtılan Morphoz konseptinin seri üretim hali olarak da görebiliriz. 4.1 metre boya, 1.78 metre genişliğe ve 1.5 metre yüksekliğe sahip olan modelin aks mesafesi 2.7 metre olarak açıklandı. Önden bakıldığında dev marka logosu ve gündüz aydınlatmaları aşağıya doğru uzayan ince yapılı LED farlarıyla dikkat çeken Mégane E-Tech, tamponunda da altın renkli bir bölüm sunuyor.

Tamponlar ve kapıların alt bölümüyle çamurlukları siyah renkli olan otomobilde yan aynalar ve tavan da bu renklerde alınabiliyor. Ön kapılarda hemzemin kollar kullanılırken arkada Clio’ya göz kırpan C sütununa gizlenmiş kollar kullanılmış. Şarj kapağı ön çamurlukta olan otomobilde çapları 20 inçe kadar çıkan jantlar görev yapıyor. 3 boyutlu yapısıyla öne çıkan ince yapılı LED stoplar arka bölüme çık bir hava katmış. Arka tamponsa altın renkli dekorla birlikte geri vites ve sis farlarına ev sahipliği yapıyor. 

Köşeli çizgilere sahip kokpiti ve özellikle de dijital gösterge panelinin iki yanına yerleştirilmiş havalandırma çıkışlarıyla yeni nesil Opel modellerini hatırlatan Mégane E-Tech’te üst ve altı düzleştirilmiş bir direksiyon simidi görev yapıyor. Hem fiziksel hem de dokunmatik tuşlarla donatılan simit üzerinde sürüş ve yaşam modlarını seçmeye yarayan Multi Sense butonu da yer alıyor. Ön camın altına doğru uzanan ahşap kaplama, Harman/Kardon ses sistemi, deri döşemeli ön panel ve gümüş renkli trim parçalarıyla gizlenmiş ön yolcu bölümü havalandırma ızgaralarıysa premium bir etki yaratıyor.

Orta konsolun neredeyse tamamı, dik yerleşime sahip dokunmatik ekranla kaplansa da havalandırma kumandalarının fiziksel butonları korunmuş. Depolama bölümleri konusunda da başarılı olan Mégane E-Tech’in kaydırılabilen ön kol dayanağının altı ve önü dahil iç mekanında toplam 30 litrelik depolama hacmi bulunuyor. Bagaj hacmi de 440 litre olarak açıklanan otomobilin arka koltuk sırtlıkları yatırılabiliyor. Şarj kablolarıysa zemin altında yer alan 22 litrelik hacimde saklanıyor.

Renault Mégane E-Tech iki farklı güç seviyesiyle alınabiliyor. 130 beygir güç üretebilen araç 250 Nm tork sağlarken 218 beygir gücündeki 300 Nm torka sahip. 0’dan 100 km/s sürate 7.4 saniyede ulaşabilen güçlü versiyonun maksimum sürati 160 km/s’te sınırlı. 40 ve 60 kWh kapasiteli batarya seçenekleriyle sunulan otomobilin menzili 470 km’ye kadar ulaşıyor. 130 kW hızlı şarjı destekleyen bataryalara 300 km menzil 30 dakikada eklenebiliyor.

Mercedes-Benz EQE

Mercedes'in elektrikli otomobil atağı yeni bir modelle devam ediyor. Daha önce EQS ile F segmentine bir elektrikli sedan sunan Alman marka şimdi de gözünü E segmentine dikti. Aracın görünümü, büyük kardeşininkiyle neredeyse aynı.

EQS'in biraz daha küçüğü gibi dursa da 4.943 mm boyuyla çok da küçük bir araç olmayan EQS'in yuvarlak hatları, Mercedes'in elektrikli sedan modellerinin ortak özelliği olacak gibi görünüyor. Hemzemin kapı kolları, çerçevesiz yan camlar, ince spoiler ve ince uzun LED stoplar da tanıdık duruyor. Bu arada diğer Mercedes modellerinde olduğu gibi aracın farklı donanım paketleriyle farklı tampon ve jantlara kavuştuğunu belirtelim.

İç mekanda da bizleri tanıdık bir tasarım karşılıyor. Ön konsolu boydan boya kaplayan dijital panel ve ince kollara sahip şık direksiyon simidi fütüristik bir duruşa sahip. Ön koltuklar arasında yer alan konsolun alt kısmında da geniş depolama hacmi sunuluyor. Aks mesafesi 3.1 metre olan aracın opsiyonel donanımları arasında adaptif süspansiyon sistemi ve yönlendirilebilir arka aks yer alıyor.

Gelelim motorlara. İlk etapta tek elektrik motoru ve arkadan itişli olarak sunulacak EQE'nin çift motorlu ve dört tekerlekten çekişli seçenekleri de yakında tanıtılacak. 288 beygir güç, 530 Nm tork üretebilen motor 90.6 kWh kapasiteli bataryalarla 660 km menzil sunabiliyor.

Smart Concept #1

Smart'ta yeni bir devir başlıyor. 2019 yılında tamamen elektrikli bir marka olacağını açıklayan üretici aynı sıralarda Geely ile olan ortaklığını da duyurmuştu. Bu ortaklığın ilk meyvesi olan konsept, markanın yeni tasarım dilini de tanıtmış oldu.

4.290 mm boya, 1.910 mm genişliğe ve 1.698 mm yüksekliğe sahip olan otomobilin yuvarlak hatlı tasarımında, ince yapılı LED farlar, 21 inç çaplı jantlar, siyah renkli gövde korumaları, farklı renkte sunulan tavanı, geniş C sütunu, farları taklıt eder bir tasarıma sahip LED stoplar ve siyaha boyanmış yan aynalarla A sütunu öne çıkıyor.

Geriye doğru açılan kapılar B sütununu iptal ederken iç mekanda da bol hacim yer alıyor. Dört adet tekli koltuğa sahip olan konseptin tabanı düz ve cam tavanı da bulunuyor. Alt kısmı düzleştirilmiş direkaiyon simidi ve altı boş ara konsol gibi yerlerde metalik kaplamalar dikkat çekerken araç fonksiyonlarının çoğu orta konsoldaki dokunmatik ekrandan kumanda ediliyor.

Teknik detaylara girmeyen Smart yetkilileri, konseptin kapılarının bir uygulama ile açılabildiğini ve aracın servise gitmeden güncelleme yükleyebildiğini belirtti. Geely'nin bu model için kullanacağı elektrikli temellerse büyük ihtimalle gelecekte Volvo'ya da yarayacak.

Mercedes-AMG EQS 53 4MATIC+

Mercedes'in elektrikli araç ailesi sportif seri üretim modellerle genişliyor. EQS ailesinin AMG armalı üyesi, çok farklı bir görünüm sunmuyor olsa da performansıyla dikkat çekebilmeyi başarıyor.

Aslında EQS'in AMG logolu seçeneği, standart versiyondan çok farklı bir duruşa sahip değil. Kapalı ön panjurda yer alan dikey şeritler, 21 ve 22 inç çaplı jantlar ve bagaj kapağı üzerinde yer alan biraz daha büyük spoiler öne çıkan değişiklikler.

İç mekanda da durum farklı değil. Daha sportif görünümlü direksiyon simidi, Alcantara döşeme, karbon fiber trim parçaları, metal pedal seti ve daha sportif yan desteklere sahip ön koltuklar en büyük yenilikler. Yaşam alanına serpilmiş AMG armaları da farklılıklar arasında sayılabilir.

Yapılan değişiklikler az olsa da hava sürtünme katsayısı 0.20'den 0.23'e gerilemiş. Frenleri de güçlendiren AMG, önde 415, arkada 378 mm çaplı disklere yer vermiş. Opsiyonel olarak sunulan karbon seramik disklerse önde 440 mm çapa sahip. 2.655 kg ağırlığa sahip olan model yönlendirilebilir arka aksa da sahip.

Bir çift elektrik motoruyla donatılan araç 658 beygir güç, 950 Nm tork üretebiliyor. Dynamic Plus paketiyle güç 761 beygire, tork 1.020 Nm'ye yükseliyor. Aynı paket, maksimum sürati 220 km/s'ten 250 km/s'e ulaştırıyor. 0-100 km/s deparıysa 3.4 saniyede tamamlanıyor. 107.8 kWh kapasiteli bataryalarsa 580 km menzil sunabiliyor.

Mercedes-Maybach Concept EQS

Mercedes'in konsept elektrikli otomobil serisi devam ediyor. Bu yıl Münih'te sergileyeceği araçlara EQG konseptiyle başlayan Alman üretici şimdi de lüks SUV seçeneği Maybach EQS ile karşımızda.

Seri üretim EQS'in yükseltilmiş bir versiyonu gibi duran otomobil, ince yapılı LED farları, kapalı olsa da heybetli görünen ön panjuru, kromajla kaplanan tampon altı ve kaputa eklenen Mercedes yıldızıyla dikkat çekici bir görünüme sahip. Gövdesi çift renkli olan konseptin jant çaplarıysa 24 inç.

Kalın bir krom parça olarak görünen B sütunu diğer Maybach modellerine gönderme yaparken yan basamaklar arka tarafa doğru genişliyor. Hemzemin kapı kolları araca yaklaşınca kendilerini gösterse de kapılar otomatik olarak açılıp kapanabiliyor. Arka bölümdeyse ince yapılı LED stoplarla sade bir duruş hakim.

İç mekana geçildiğinde açık renkli döşemeler ve ön konsolu boydan boya kaplayan ekranlar dikkat çekiyor. Oval bir direksiyon simidine sahip olan otomobilin birçok noktasında bakıra çalan metalik trim parçaları dikkat çekiyor.

Arka tarafta da iki adet tekli koltuğa sahip olan otomobil bu koltuklarda da elektrikli ayar ve masaj fonksiyonları sunuyor. Dokunmatik ekranlara da sahip olan bölümde katlanır masalar, şampanya flütleri ve buzdolabı gibi lüks donanımlar da yer alıyor.

Teknik veriler anlamında neredeyse hiçbir şey paylaşmayan Mercedes, bu modelin, gelecek sene piyasaya çıkması beklenen EQS SUV modelinde kullanılacak platforma sahip olduğunu açıkladı. İlerleyen zamanlarda Maybach seçeneğine de kavuşacak olan aracın 600 km menzile sahip olması planlanıyor.