5 Şubat 2013 Salı

Scion FR-S - Toyota GT86


Uzun zamandır test etmek istediğim araçlar arasında yer alan otomobillerden birisi de Toyota'nın küçük coupé modeli GT86. Türkiye'de haftalarca uğraşıp aracı alamamış olsam da A.B.D.'de bulunan Toyota bayilerinde şansım açıldı.

Kuzey Amerika pazarında Scion markası ve FR-S model adıyla satılan GT86 istenirse Subaru'dan BRZ olarak da alınabiliyor. Toyota'nın, az tanınsa da önemli modellerinden olan ae86'nın DNA'sına sahip olan üçlünün çok övülen sürüş karakteristikleri bakalım ne kadar başarılı.


Dış Mekan


4.234 mm boya, 1.775 mm genişliğe, 1.285 mm yüksekliğe ve 2.570 mm aks mesafesine sahip olan otomobilin dış görünüşü Toyota GT86'nınkiyle hemen hemen aynı. Agresif bir duruşa sahip olan FR-S'in ön tamponunda sis farları veya LED aydınlatmalar bulunmuyor. Xenon farları da donanıma eklemeyen Scion bagaj kapağı üzerine eklenen spoiler için de ek ücret talep ediyor.

17 inç çaplı, koyu renkli jantlar ve yan aynaların önünde yer alan GT86 logolarını ana marka ile paylaşan aracın yan görünümünde dikkat çeken en büyük farklılık ön çamurlukta yer alan yan aydınlatma lambaları.

Şeffaf stoplar ve gzoz sisteminin çiftli çıkışı şık bir görünüm sağlarken arka tamponun alt kısmına yerleştirilen aydınlatmalar da yarış otomobillerinden esintiler taşıyor.


İç Mekan


Kapılar açılıp aracın iç mekanına göz atıldığında insanda karışık duygular oluşuyor. Metal pedal setiyle uyumlu kapı eşik kaplamaları, üç kollu direksiyon simidi, harika yan desteklere sahip koltuklar, şık havalandırma ızgaraları, kırmızı dikiş iplikleri, beyaz zemine sahip merkezi devir göstergesi gibi sportiflik kokan detayların arasında ucuz görünümlü havalandırma kumandaları, basit görünümlü vites kolu ve 90'lı yıllardan kalma dijital saat pek hoş durmuyor. Yolcu konsolu karbon fiber görünümlü plastikle kaplanan otomobilin ses sisteminde USB port ve Bluetooth bağlantısı sunulsa da kumanda panelinin çok şık olduğu söylenemez.

Şık görünümlü kapı içlerinde elektrikli cam ve merkezi kilit kumandalarının yanında küçük cepler de sunan aracın siyah renkli tavan kaplaması sportif bir otomobilden beklendiği gibi olsa da iç aydınlatma lambası ve iç aynanın tasarımları çok da hoş durmuyor.

Aracın arka koltuklarından bahsetmekse bence gereksiz zira önde 1.80 metre boyunda bir yolcu otururken arkada bacakları olan herhangi bir insanın rahat etmesi zor. Baş mesafesini artırmak için derin tasarlanan oturaklar ve bulunmayan kafalıklar da bu kısmın daha çok bagaja ev sahipliği yapmak için tasarlandığını gösteriyor.

Bagaj demişken FR-S'in sahip olduğu 195 litre (VDA 218 litre) hacim oldukça küçük olsa da arka koltuk sırtlıkları katlanarak bu hacmin büyütülebilmesi olumlu.


Konfor


Scion FR-S'in bir Lexus olmadığı ortada. Bu nedenle konfor anlamında beklentilerin çok yüksek tutulmamasında yarar var. Orta-sert ayarlı süspansiyon sistemi ve 215/45-17 ebatlı ince yanaklı lastikler sert bir sürüşe neden oluyor.

Toyota GT86'da standart olarak sunulan bazı konfor donanımlarının Scion FR-S'te bulunmaması da konfor seviyesini düşürüyor. Örneğin, Toyota'da sunulan dijital ayarlı, çift bölgeli otomatik klima, dokunmatik ekrana sahip ses sistemi ve motoru çalıştırmaya yarayan düğme konfor seviyesini artırabilecek donanımlar arasında sayılabilir.

Manuel şanzımanlı modelini test ettiğim FR-S'in olumlu özellikleri arasında gösterilebilecek bir diğer donanımıysa oldukça hafif ayarlanan debriyaj pedalı oldu.


Sürüş


Geldik Toyota-Subaru ortaklığının asıl ağırlık verdiği noktaya. Öne yerleştirilen Boxer motorun 460 mm'ye kadar alçalttığı ağırlık merkezi, arkadan itiş sisteminin avantajı ve ideal ağırlık dağılımıyla çok dengeli bir yol tutuşa sahip olan otomobilin ince yanaklı lastikleri ve sportif ayarlı süspansiyon sistemi kendilerini burada gösteriyor.

ESP ve çekiş kontrol sistemlerine sahip olan otomobil seri kullanımda arkasını bırakmaya meyilli olsa da bu sistemler tehlikeli durumlara girmenizi kolayca engelliyor. Scion'da VSC olarak adlandırılan ESP'nin daha hızlı sürüşlere izin vermesi için Sport modu bulunsa da asıl eğlence sistem devre dışı bırakılınca başlıyor.

Gaz pedalına hızlı tepki veren Boxer motor ve yolları belli manuel şanzıman sayesinde aracın kontrolünü sağlamak çocuk oyuncağı. Önden kayma eğilimi göstermeyen 1.254 kg ağırlığındaki aracın arkasını toplayabilmek içinse gaz pedalını dikkatli kullanmak yeterli.

Kontrolü kolay olsa da aracın biraz daha güce ihtiyacı varmış gibi görünüyor. 2 litre hacimli motoru 200 beygir güç, 205 Nm tork üretebilen otomobil bu değerlere sırasıyla 7.000 ve 6.400 d/d'da ulaşabildiği için performanslı kullanımlarda motor devrinin sürekli yüksek tutulması gerekiyor. Amerika şartlarında bile normal kullanımda 8 litre/100 km civarında olan ortalama yakıt tüketimi zorlandığında 14 litre/100 km'nin üzerine çıkabiliyor.

Daha yüksek güç ve tork değerlerini düşük devirlerde elde edebilmek için kullanılabilecek bir turbo beslemenin araca çok şey katacağı ortada. Rakiplerin 1.6 litre hacimli motorlardan daha fazla güç ve tork almasını sağlayan teknoloji umarım yakında bu üniteye de uygulanır. Bu sayede performans artacağı gibi yakıt tüketiminde de önemli bir düşüş yaşanacaktır.


Fiyat/Donanım


Geldik Türkiye'nin vergi sistemine verip veriştireceğim bölüme. 6 ileri vitesli manuel şanzımana sahip Scion FR-S'in A.B.D. satış fiyatı 25.255 Dolar. 6 ileri vitesli otomatik şanzıman opsiyonu 1.100 Dolar değerinde olan aracın Türkiye'de satılan Toyota GT86'da standart olarak sunulan dokunmatik ekranlı müzik sistemi 845, spoileriyse 399 Dolar farkla alınabiliyor.

GT86'nın standart donanımında FR-S'e ek olarak çift bölgeli havalandırma, xenon farlar, LED gündüz aydınlatması, sis farları, far yıkama sistemi, çerçevesiz iç ayna ve koltuk ısıtıcıları bulunsa da 52.900 Euro + 1.575 TL olarak açıklanan fiyatı oldukça yüksek.


Sonuç


Sonunda Toyota GT86, Subaru BRZ ve Scion FR-S üçlüsünden birisini test etme şansım oldu. Türkiye'de pek yanına yaklaşamadığımdan aslında direksiyonuna geçme şansım en düşük olanını sürebilmiş olsam da ailenin geneli hakkında genel bir fikir sahibi oldum.

Scion FR-S, performanslı sürüşlerden hoşlanan ve otomobilinde büyük bir iç hacme ihtiyaç duymayan kişiler için geliştirilmiş gibi duruyor. Fiyatı ve yakıt tüketim değerleriyle Kuzey Amerika'da alıcıların ikinci veya üçüncü otomobili olma şansını yakalasa da Toyota markasıyla satıldığı Türkiye'de kendisine biçilen 125.000 TL seviyesindeki değer ne yazık ki yüksek.


Fotoğraflar


Test sırasında çektiğim fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz.

7 yorum:

  1. 1.6 turbo koyarsan o tork bandıyla millet nasıl drift yapacak ya.. turbo devreye girdiği anda kontr kaybolur, çıktığı anda drift devam edebilemez..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Turbo besleme on-off çalışan bir sistem değil. Nispeten daha verimsiz olduğu zamanlar olduğu gibi yüksek verimli olduğu durumlar da var ve avantajı, tork bandının isteğe göre ayarlanabilmesi. Yol otomobillerinde görülen kesik tork bandının standart bir durum olduğunu düşünmediğinizi umuyorum. Turbo beslemeli motorlar geniş devir bandında sabit tork üretimi için ayarlanabileceği gibi atmosferik emişli üniteler gibi peak yapan bir eğriye de sahip olabilir.

      Bu avantajları nedeniyle sadece drift için hazırlanan araçlarda özellikle daha büyük turbo beslemeler tercih ediliyor.

      Sil
  2. eline koluna sağlık. yalnız bir gt-r değil bence :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değil tabi ama dörtte biri fiyatına olmasın zaten :)

      Sil
  3. şunlar daha ulaşılabilir olsa da görsek sağda solda. mutlu olsak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sonra scirocco gibi apaçi arabası olur ama :D

      Sil
  4. Bu arabaya böyle bir motor yakışmıyor.

    YanıtlaSil