25 Aralık 2016 Pazar
Hyundai i10 1.2 D-CVVT Elite
Türkiye'de üretilen tek a segmenti otomobil olan Hyundai i10 geçtiğimiz aylarda makyajlanmıştı. Fabrika lansmanına da konuk olduğum bu otomobilin yükselişi yeni ÖTV zamlarıyla çok daha dikkat çekici boyutlara ulaşacakmış gibi görünüyor.
İlk olarak 2007 yılında yuvarlak hatlı tasarımıyla karşımıza çıkan Hyundai i10, 2013 yılında daha köşeli hatlara sahip yeni nesil modellerine kavuşmuştu. Şehir içi kullanımı için ideal dış ölçülere sahip olan otomobil 2016 yılında makyajlanarak daha agresif bir yüze ve yeni donanımlara kavuştu.
Dış Mekan
Hala sinirli bir görünüme sahip ön kısımda köşeli farlar görev yaparken yenilenen tamponda yer alan hava girişi farklı bir şekle bürünmüş. Panjur deseni de değişirken ince uzun LED gündüz farları artık yuvarlak tasarıma sahip. Küçülen sis farları da tamponun köşelerinde bulunan ve Elantra'yı hatırlatan hava girişlerinin altına eklenmiş.
Style donanımında siyah renkli olan yan aynalar ve kapı kolları Elite paketiyle birlikte gövde rengine boyanırken yan sinyaller de aynalara entegre edilmiş.15 inç çaplı alaşım jantlar da kazanan otomobilin bu parçaları hafifçe koyulaştırılmış renge sahip. Kısa tampon tekerlek mesafelerine sahip olan i10'un bagaj kapağının üst kısmı da küçük bir spoiler şeklinde tasarlanmış. Yenilenen arka tamponun plakalık çevresinde kullanılan siyah plastik bölümde yuvarlak sis farları görülebiliyor.
3.665 mm boya, 1.660 mm genişliğe ve 1.500 mm yüksekliğe sahip olan aracın aks mesafesiyse 2.385 mm olarak açıklanıyor.
İç Mekan
Kia Cee'd'den alınmış gibi duran direksiyon simidi ve Picanto'yu hatırlatan orta konsolu araca daha dinamik bir hava katarken canlı renklerde alınabilen döşemeler hem daha kaliteli hem de daha şık bir duruş sergiliyor. Kapı içlerinde araç büyüklüğüne göre geniş sayılabilecek cepler bulunuyor. Ön kapılarda yer alan ceplerin içine büyük şişeler bile sığıyor. Makyajla birlikte gelen en büyük farklılık orta konsol üzerinde görülebilen dokunmatik navigasyon ekranı olmuş.
Merkezi kilitle dört elektrikli cam ve yan aynaların kumandaları şoför kapısına alınırken far yükseklik ve konsol ışıklandırma şiddeti ayarlarıyla ESP devre dışı bırakma düğmesi direksiyonun soluna eklenmiş. Şık görünümlü direksiyon simidinin üzerinde ses sistemi ve yol bilgisayarının kumanda düğmeleri yer alırken gösterge tablosu, büyük karakterleri sayesinde rahatça okunabiliyor.
Orta konsolun iki yanında yuvarlak havalandırma ızgaraları yer alırken bu ikilinin arasında dokunmatik ekran, ses sistemi kumanda elemanları ve daha aşağıda yuvarlak yapılı havalandırma düğmeleri yer alıyor. Direksiyon simidinin yakınına yerleştirilen vites kolunun önünde bulunan kapaklı büyük saklama gözünün iç kısmına USB ve Aux çıkışları ile 12 Volt elektrik soketi eklenmiş.
Ön koltuklar arasına iki bardaklık ve irili ufaklı saklama gözleri yerleştiren Hyundai bu bölüme de bir 12 Volt soketi eklerken makyaj ardından park sensörü düğmesi de buraya alınmış. Üç kafalığa sahip olan arka koltukların sırtlıkları katlanarak 252 litre hacimli bagaj 1.046 litreye ulaşabiliyor.
Konfor
Hyundai'nin en küçük otomobilinde konfor aramak çoğumuzun aklımıza gelmese de aracın başarılı sayılabilecek donanımı insanın yüzünü güldürüyor. Orta seviyeden biraz daha sert bir süspansiyon sistemine sahip olan i10'un 55 yanaklı lastikleri darbelerin iç mekana iletilirken sönümlenmesine yeterince yardımcı oluyor.
Test aracım üst donanım seviyesinde olsa da bu boyutta bir araçtan mucize beklenmemeli. Bununla birlikte i10 1.2 ilk etapta insanın düşünebileceği çoğu donanıma sahipti. Dört elektrikli cam, elektrikli yan aynalar, klima, MP3 çalabilen, Bluetooth bağlantılı, USB ve Aux girişlerine sahip ses sistemi, dokunmatik ekranlı navigasyon sistemi, sunroof, yokuş kalkış sistemi, yükseklik ayarlı ön emniyet kemerleri, arka park sensörleri, çok fonksiyonlu direksiyon simidi ve yol bilgisayarı test aracının donanımında sunuluyor.
Aşırı yumuşak olmayan süngerlere sahip olan koltuklar uzun yolculuklarda sorun çıkarmayacak yapıya sahipken arka kısımda sunulan diz ve baş mesafeleri dış boyutlar göz önünde bulundurulduğunda makul. Rüzgar sesi başarılı şekilde izole edilirken yol gürültüsü, yükselen süratle birlikte içeriye girmeye başlıyor. 4 silindirli motorun sesiyse beklediğimden çok daha iyi bir şekilde bloke edilmiş.
i10 'un küçük yapısına paralel olarak şehir içinde rahatlık sağlayan yumuşak direksiyon sistemine test aracımda bir de otomatik şanzıman eklenmişti. Sarsıntısız geçişlere sahip olan tork konvertörlü ünite dört vitesli olması nedeniyle yüksek süratlerde motor sesinin yükselmesine neden oluyor. Düşük süratler ve özellikle dur kalklı trafikteyse ünitenin sağladığı rahatlık ortaya çıkıyor.
Sürüş
Minik i10'un direkiyonuna geçenlerin yüksek performans beklemesi pek mantıklı olmasa da 1.2 litre hacimli motor, 1 litre hacimli kardeşinden çok daha canlı. 4 ileri vitesli otomatik şanzıman performasnı biraz kısıyor olsa da aynı otomobilin daha küçük hacimli motoruyla olduğundan çok daha başarılı bir ikili oluşturmuş.
185/55-15 ölçülerindeki lastikleriyle ani direksiyon hareketlerine kardeşlerinden daha başarılı tepkiler gösteren otomobil daha yüksek güçleri de rahatlıkla kaldırabilecekmiş gibi duruyor. Zorlandığında önden kaymaya başlayan otomobilin ESP'si hemen devreye girmeyerek biraz eğlenmeye de izin veriyor. Ön koltuklarda sunulan yan destekler de virajlarda vücudun savrulmasını engelleyebiliyor. Direksiyon sistemi şehir kullanımı öncelikli tutularak yumuşak olarak ayarlanmış olan i10'un gaz pedalı, düşük güç nedeniyle çok çekici olmasa da fren pedalının dozlanması başarılı.
Sportif araçlarda görev yapanlar gibi ayarlanan fren pedalı strok kullanımının başında güçlü ve dengeli bir frenleme sağlarken otomatik şanzımanda, vites kolundan manuel olarak vites değiştirme olanağı da sunuluyor.
Kaputu altında yer alan 1.2 litre hacimli motorundan 87 beygir güç, 121 Nm tork alabilen otomobil 0'dan 100 km/s sürate 13.8 saniyede ulaşabilirken maksimum sürat 166 km/s olarak açıklanıyor. Yoğun fakat sürekli akan trafikte tüketim değeri 5.5 litre/100 km altına indirilebilen test aracının düşük gücü, otoyol sürüşlerinde tüketimin yükselmesine neden oluyor. Test sırasında elde ettiğim 7.4 litre/100 km'lik ortalama da bunu yansıtıyor olsa da değerin küçük motor seçeneğiyle aynı seviyede olması bu motoru öne çıkarıyor.
Fiyat/Donanım
Hyundai i10'un en başarılı olduğu bölümlerden birisine geldik. 1 litre hacimli motor ve manuel şanzımanla fiyatı 40.950 TL seviyesinden başlayan i10'u otomatik şanzımanla almak isteyenler 46.950 TL'yi gözden çıkarmalı. 1.2 litre hacimli motoru sadece otomatik şanzıman ve üst donanım paketiyle sunan Hyundai bu modeli 53.500 TL'ye satıyor.
Standart donanımında elektrikli dört cam ve aynalar, CD ve MP3 çalabilen, USB ve Aux girişleri sunan ses sistemi, çok fonksiyonlu direksiyon simidi, klima, ESP, Bluetooth bağlantısı, lastik basınç uyarısı, elektrikli sunroof, yükseklik ayarlı hidrolik direksiyon, yükseklik ayarlı ön emniyet kemerleri, ön, yan ve perde hava yastıkları, arka park sensörleri, deri direksiyon simidi ve vites topuzu, ön ve arka sis farları, LED gündüz farları, katlanabilir arka koltuk sırtlıkları, farklı renklerde seçilebilen döşemeler ve yol bilgisayarı bulunan aracın opsiyonel donanımında yer alan metalik boya 600 TL karşılığında sunulurken dokunmatik navigasyon ekranı için 2.200 TL isteniyor.
Sonuç
Türkiye'ye yapılan ciddi ek yatırımın ardından İzmit'te üretilmeye başlayan i10 şehir içi kullanımı için tasarlandığından bu işte çok usta. Giderek daha Avrupai tasarımlara imza atan markanın bu modelin makyajlı haliyle elde ettiği görünüm de Avrupalı rakipleri arasında yabancılık çekmemesini sağlıyor. Donanım konusunda da cömert olan otomobilin asıl ilginç olan yanı yüksek olmayan motor performansının yanında neredeyse göz kamaştıran yürüyen aksamı.
Otomobilin şehirli yapısına uygun şekilde donanımında sunduğu otomatik şanzıman trafik dışına çıkmayı sevmeyen özellikleriyle dikkat çekse de direksiyon başında geçirilecek saatleri uzun yollarda değil iş çıkış trafiğinde geçirmeyi planlayanlar için bir sorun bulunmuyor. Bununla birlikte yüksek süratlere ulaşabilme kabiliyeti 1 litre hacimli motora sahip kardeşlerinden çok daha iyi olan i10 1.2 Otomatik, gerekli olduğunda daha yüksek performans sunabilmesi sayesinde çok daha çekici bir model haline geliyor.
Fotoğraflar
Test sırasında çektiğim fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Sınıfının en başarılı aracı, tabii bana göre. Avrupa'da da çok tutuluyor. Ne yazık ki ülkemizde A segmenti otomobillerin tercih edilmesi konusunda ciddi sıkıntı var. Bunun saçma vergilendirme sisteminden ziyade, maalesef ülke insanımızda bulunan büyük araç kullanma kompleksinden kaynaklandığını düşünüyorum. İngilterede uzun bir süre yaşadım ve orada fiat 500 kullandım. trafikte hiç bir sorun yaşamadım. park etmesi kolay, vergileri az. Gayet kullanışlı bir araç. Fakat ülkemizde küçük araçla yola çıktığınızda, ne size yol veriyorlar ne de saygı duyuyorlar. Her gün trafikte ciddi mücadele halinde oluyorsunuz, stres yükleniyorunuz. Babamın Toyota Hilux'ını kullanıp kendi kendime bir deneme yaptım, bir ay kadar aracı kullandım. Gerçekten ne selektör yapan oldu, ne sol şeritte tacize uğradım. Anca her geçen hayranlıkla baktı, kırmızı ışıkta güzel araçmış hayırlı olsun diyen oldu. Maalesef bu toplumsal kompleksimiz olduğu müddetçe A segmenti araçların işi ülkemizde zor. Aslında hem şehir için çok uygunlar, hem emisyonları diğerlerine nazaran daha düşük, hem de kullanma maliyetleri daha uygun.
YanıtlaSilA segmenti konulu bir program yapacağız Motor1.com'da. Ben de üzülüyorum Türkiye'de segmentin dar olmasına.
SilSanırım herkes 50.000'e A segmenti küçük bir araç alana kadar 2.el C sınıfı bir hatchback alırım diyor. Araç sadece İstanbul gibi bir şehirde sürülmeyecekse hak vermemek zor.
SilMisal ben tek kişi yaşıyorum ama linea biniyorum. Gidip aynı paraya punto clio Hatchback filan almam lazım olmasada aynı yakıyor niye daha dar bagaj daha dar arka diz mesafesi olan araca bineyim ki? Hatta şu sıralarda 70-80 bin arası bir araç alacağım Skoda octavialara bakıyorum niye golf alayım arkadaşlarımı arkada daraltayım ki?
Silİhtiyaçlara göre değişim gösterir tabi araç tercihleri. Örneğin park sorunu olmayanlar için i10 gibi bir otomobil mantıklı değil pek. Ayrıca arka koltuğa oturacaklar da varsa pek çekici olduğu söylenemez.
SilA sınıfı gerçekten avrupa'da hayli yaygın.burada daha motosikletlilerle yaşamayı başaramıyoruz ki onlarca yıldır kullanılmasına rağmen.
SilGönlüm hep seni arıyor neredesin sen?
YanıtlaSilhttps://eksisozluk.com/volvo-v40--466842?a=nice
Sadece ben değil herkes seni arıyor. Dürüm yiyemez oldum.Lanet olsun.
Ahahaha kader kısmet işte :)
SilSeverek takip ediyorum testleri. Araç hakkında ki yorumum ; arkasında 183 boyla rahat edilmiyor uzun seyehatlerden kaçınılmalıdır. Bu arada blogun ismi nerden gelmekte?
YanıtlaSilEkşi Sözlük nickimdi bir zamanlar :)
SilOnur Koray'ın dedesi Sir Honor Kormoon Çanakkale Savaşı esnasında Müttefik Kuvvetler Donanmasında görev almış, HMS Agamemnon zırhlısında savaş boyu makina dairesinde çalışmıştır. 2009 yılında bir oto-blog sitesi açmaya karar veren torun Onur Koray, bu ismi uygun görmüştür.
SilBu aracı alacaklara tavsiyem blututla değil usb ile müzik dinlemeleri çok bariz kalite farkı var
YanıtlaSil