Renault Kardian

Renault, Güney Amerika ve Kuzey Afrika pazarlarında satışa sunacağı küçük SUV modeli Kardian'ı tanıttı. Modern ve modüler bir platform üzerinde yükselen otomobilin hem iç hem de dış tasarımında grup markalarının etkisi görülebiliyor.

Köşeli hatlara sahip ön bölümde Nissan'ın SUV modellerini andıran çift katlı far tasarımı sunan aracın çamurluk korumaları siyah renkli. Jantlarında ve tavanında da koyu renkler sunan aracın tavan raylarıysa Dacia modellerinde de kullanılıyor. Stoplar, anten ve spoiler tasarımıyla Avrupalı Renault modellerini andıran Kardian'ın siyah renkli arka tamponunda, önde olduğu gibi gümüş renkli trim parçaları mevcut.

İç mekanda da tanıdık detaylar görmek mümkün. Dijital gösterge paneli, üç kollu direksiyon simidi, çok büyük olmayan dokunmatik ekran, havalandırma ızgaraları ve kumandaları Avrupa'da satılan Renault ve Dacia modellerinden tanıdık. İlginç bir detaysa Porsche modellerindekine benzeyen tasarımıyla vites selektörü.

Kaputu altında tek motor seçeneği sunan otomobilin 1 litre hacimli ünitesi 3 silindirli ve turbo beslemeye sahip. 125 beygir güç, 220 nm tork üretebilen motor gücünü ön aksa çift kavramalı, yarı otomatik bir üniteyle aktarıyor. 4.119 mm boya sahip olan otomobilin aks mesafesi 2.604 mm.

Toyota FT-3e

Bu yıl Tokyo tam anlamıyla bir konseptler geçişine sahne oluyor. Japonya'nın en büyük otomobil üreticisi de organizasyona elektrikli bir SUV modeliyle katılım gösterenlerden. Teknik verileri paylaşılmayan otomobilde kullanılan bazı detayları gelecekte seri üretimde görmekse sürpriz olmayacak.

Kısa burun kısmında ince yapılı LED stoplar ve kaputta yer alan hava çıkışları dikkat çeken aracın füme renkli jantları ve ince tutulmuş çamurluk korumaları koyu renkli detaylar. Genişletilmiş çamurluklar, hemzemin ön ve gizlenmiş arka kapı kollarıyla yan ayna iptali de günümüzün modası.

Stopları da ince yapılı olan otomobilin 3. stop lambası, çift çıkıntısı bulunan spoilerin ortasına yerleştirilmiş. Siyah renkli arka tampon da gövdeden çıkıntı yapmıyor. C sütununun alt bölümünün siyah renkli olmasıysa tavanı olduğundan daha alçak göstermiş.

Geniş cam alanları sayesinde başarılı görüş açıları sunan konseptte ilginç bir direksiyon simidi tasarımı kullanılırken gösterge paneli haricinde birçok ekran işleri kolaylaştırmaya çalışıyor. Yan kameraların görüntüleri A sütunu dibine yansıtılırken dokunmatik ekran yolcu tarafına kaydırılabiliyor.

Lexus LF-ZL

Kendi evinde dikkat çekici konseptler sergileyen üreticiler arasına bir katılım da Lexus tarafından oldu. Tokyo'da iki konseptle temsil edilen markanın SUV yapılı aracı tahmin edileceği gibi elektrikli olsa da teknik verileri gizli tutulan bir otomobil olmuş.

Köşeli görünümüyle dikkat çeken aracın hem ön hem de arka bölümünde birçok noktada LED aydınlatmalar bulunuyor. Ön tampon ve kaputta hava geçişleri sunan aracın boyu 5.300, eni 2.020, yüksekliği 1.700 ve aks mesafesi 3.350 mm.

Bombeli tavan yapısı sunan aracın yan aynaları ve kapı kolları bulunmuyor. Aerodinamik jantlar ve keskin karakter çizgisi de öne çıkan detaylar arasında. Cam tavan ve yükseklik ayarlı spoilere de sahip olan aracın yüksek yapılı arka bölümünde ince stoplar ve aydınlatmalı Lexus yazısı gözlerden kaçmıyor.

B sütunu bulunmayan konseptin arka kapıları geriye doğru kayarak açılıyor. Dört kişilik iç mekana geçilip ön bölüme bakıldığında oval direksiyon simidi ve birçok dokunmatik ekran görülebiliyor. Ara konsolda da dokunmatik kumandalar sunulması her kontrolün ekranlara gömülmediğini gösteriyor.

Subaru Sport Mobility

Karşımıza çılgın konseptlerle çıkmak gibi bir alışkanlığı olmayan Subaru bu sefer şaşırttı. Japon üretici, gelecekte üretmeyi planladığı elektrikli Coupé modelinin sinyallerini Sport Mobility konseptiyle verdi. Aracın teknik verileri ve iç mekanıysa henüz ortaya çıkmadı.

İnce yapılı LED farlar haricinde aydınlatmalı marka logosuyla da dikkat çeken ön bölümde kullanılan büyük hava girişi, kaput arkasında çıkışa dönüşüyor. Aerodinamik kapaklara sahip jantlar, yan aynalar yerine geçen kameralar ve gizli kapı kolları da verimliliği artırmaya yönelik çözümler.

Köşeli çamurluklarının yaptığı çıkıntı, mavi dekor nedeniyle biraz abartılı görünürken arkaya geçildiğinde görülen kısa tampon-tekerlek mesafesi, ince LED stoplar ve aydınlatmalı Subaru yazısı dinamik bir duruş sunmuş. Jantlarda tek bijon sunulması da ilginç bir detay.

Suzuki Swift Concept

Japonya'da tanıtılan onca fütüristik elektrikli otomobil arasında bir de küçük Suzuki modeli bulunuyordu. Yeni nesil Swift'in seri üretime hazır konsept halini sergileyen marka ilk etapta hafif hibrit yardımcıya sahip 3 silindirli motorla sunacağı aracı daha sonra tam hibrit olarak da satmak istiyor.

Dış görünüş konusunda yeni nesilden çok bir makyajı andıran konseptte marka logosu ykarıya alınırken panjur ve LED farların biraz daha dikkat çektiği söylenebilir. Kontrast renkte tavan ve yan ayna kullanımı devam ederken arka bölüm yeni stoplarla biraz daha köşeli hale gelmiş. 3.860 mm boya, 1.695 mm ene ve 1.500 mm yüksekliğe sahip olan konseptin aks mesafesiyse 2.450 mm olarak açıklandı.

İç mekanında Baleno'dan alınan detaylar dikkat çeken otomobilde üç kollu direksiyon simidi, analog göstergeler ve fiziksel havalandırma kumandalarının korunduğu görülebiliyor. Dokunmatik ekransa havalandırma ızgaralarının üzerine alınmış. Beyaz renkli plastik kullanımı da iç mekana renk katmış.

Honda Prelude

Yanlış görmüyorsunuz. Honda'nın bir efsanesi daha geri dönüyor. Tokyo'da konsept haliyle karşımızda olan otomobilin kaputu altında ne tip bir motor olduğu veya iç mekan tasarımı kesinlik kazanmamış olsa da isminin ortaya çıkması bile insanı heyecanlandırıyor.

Sivri burun yapısında farların geriye çekildiği görülebilen konseptin bu üniteleri birbirine LED şeridiyle bağlanmış. İnce yapılı yan aynalar ve hemzemin kapı kolları haricinde Brembo marka fren sisteminin mavi kaliperleri ve siyah jantlar gözlerden kaçmıyor. Siyah spoiler, karbon fiber difüzör ve ince yapılı LED stoplar haricinde tavanın A sütunundan itibaren alçalmaya başlaması da dikkat çekici.

Mazda Iconic SP

Mazda hayata dönüyor. Özellikle Kuzey Amerika pazarlarında büyük SUV modelleriyle zaten bir süredir dikkat çeken Japon üretici şimdi de küçük spor otomobil konseptiyle öne çıkmak istiyor. Yeni çağın MX-5'i olarak adlandırılabilecek bu aracın kaputu altında ilginç bir ünite var.

4.180 mm boya, 1.850 mm ene ve 1.150 mm yüksekliğe sahip olan otomobilin aks mesafesiyse 2.590 mm. Şişkin çamurluklar, büyük jantlar ve alçak burun kısmıyla güçlü görünen aracın ön panjurunda beşgen ızgaranın geri dönüşü ve aydınlatmalı marka logosu görülebiliyor.

Yan aynalar yerine kullanılan kameralar ve gizli kapı kolları haricinde farlar da klasik kapaklı ünitelerin yeni versiyonu olarak anılabilir. Coupé gövdeli otomobilin arka tampon-tekerlek mesafesi kısa tutulmuş. Bu bölümde yer alan ışıklandırmalı marka ismi ve içiçe geçmiş çemberler şeklinde tasarlanmış stoplar da hoş görünüyor.

Hafif yukarıya doğru açılan kapılardan geçilen ve sade bir tasarım sunan iç mekanda bol Alcantara döşeme kullanılan konseptte üç kollu direksiyon simidi, dijital gösterge paneli ve dokunmatik ekran haricinde dört adet şalter biçimli parçaya sahip vites selektörü gözlerden kaçmıyor.

Kaputu altında çift Rotary sunan bir Wankel motora sahip olan otomobilin batarya kapasitesi açıklanmamış olsa da elektrik motorunun 370 beygir güç üretebildiği biliniyor. Araç dışına şarj sağlayabilen konseptin ağırlığıysa 1.450 kg.

Stellantis

Bir grubun adını başlıkta kullanmak sık yaptığım bir şey değil ama bu sefer gerekli. Stellantis, sürpriz bir şekilde 12 modelini birden makyajladığını duyurdu. Daha çok elektrikli seçenekler üzerinde durulsa da içten yanmalı motora sahip ticarileri de aynı makyajdan yararlanacak.

Bütün hafif ticari ailesini makyajlayan Stellantis'in 12 modelini de teker teker anlatmak manasız olsa da marka marka gruplama yapılabilir. Örneğin en agresif panjur tasarımı ödülü Peugeot modellerine giderken bu araçların yeni LED farlar ve büyüyen yeni logoyla da farklı durduğu söylenebilir.

Gövde rengi tamponlar, canlı renkler ve yine yeni LED farlarla dikkat çeken Opel modellerinden Combo'nun Corsa ve Astra gibi modellere göz kırpan bir burun kısmına sahip olduğu söylenebilir. Yeni oval logosuyla öne çıkan Citroën modellerinden Jumper, yeni C3'ün far tasarımına kavuşmuş. Fiat modelleriyse en sade yüzlere sahip.

İç mekanlarda da büyük yenilikler sunan modellerden Combo, Partner, Berlingo ve Doblò'da daha köşeli bir kokpit kullanıldığı görülebiliyor. Dijital gösterge paneline kavuşan ticarilerde yer alan dokunmatik ekran da büyümüş. Direksiyon simidi tasarımları da yenilenmiş.

Movano, Jumper, Ducato ve Boxer'ın kokpitiyse artık binek araçlarınkine daha yakın. Bu modellerde kullanılan direksiyon simidi ve göstergelere kavuşan araçlarda çok daha büyük dokunatik ekran, dijital havalandırma kumandaları ve çok daha şık duran havalandırma ızgaraları görev yapıyor.

Üç segment için de elektrik motorlu araçlar sunacak olan Stellantis'in küçük Van modelleri 50 kWh kapasiteli pillerle 330 km'ye kadar menzil sunarken orta boy araçlar 65 kWh kapasiteli bataryalarla 350 km'ye kadar menzile sahip olabiliyor. 110 kWh kapasiteli bataryalarla donatılan en büyük ticarilerse 420 km menzil sunabiliyor. Üstelik bu araçlarda 150 kW şarj da destekleniyor.

Toyota FT-Se

Son haftalarda yavaş yavaş tanıtılan Japon konseptleri bugünlerde ortalığı kasıp kavuracak. Tokyo Mobilite Fuarı'nın kapılarını açmasıyla birlikte Japon üreticiler dikkat çekici modellerini tanıtmaya başladı. Toyota'nın standında yer alan ve MR2 tarzı bir tasarıma sahip olan FT-Se bu araçlardan biri.

Köşeli hatlarında Lotus etkileri görülebilen otomobil sivri bir burun yapısı, birçok hava girişi ve köşelere yerleştirilmiş LED şeritlere sahip. İnce yapılı yan aynalar ve hemzemin kapı kolları haricinde füme renkli jantlar ve kırmızı kaliperler sportifliği pekiştirmiş.

Arka bölümünde sabit bir spoiler dikkatleri üzerine toplasa da aracın pist üzerinde resmedilen görsellerinde daha da büyük bir spoiler varlığı fark edilebiliyor. İnce yapılı LED stoplar ve difüzör de bu bölümün detayları arasında.

Elektrikli olması dışında teknik bir detayı paylaşılmayan otomobilin iç mekanı da bol Alcantara döşeme ve oval sayılabilecek direksiyon simidiyle öne çıkıyor. Gösterge paneli ve çift dokunmatik kumanda paneline sahip olan konseptin havalandırma kumandalarıysa sağ ve solda bulunan hava çıkışlarının altında yer alıyor.

Ferrari SP-8

Gezegendeki zengin sayısının artması özel üretim Ferrari modellerinin sayısından anlaşılabiliyor. Tek örnek seçenekler arasına katılan SP-8, Tayvanlı bir zengin için hazırlanmış ve temelleri F8 Spider'a dayanıyor.

Tasarım konusunda çekingen olmayan Ferrari, konu özel siparişler olduğunda daha da dikkat çekici ürünlerle karşımıza çıkıyor. SP-8'in sivri burnunda büyük bir splitter, daha küçük LED farlar ve 3D baskı teknolojisiyle üretilen alümünyum bir panjur sunan üretici kaputtaki hava geçişini de yenilemiş. Bütün gövde panelleri F8'de kullanılandan farklı olan aracın tek bijonlu jantları da dikkat çekici bir tasarıma sahip.

Kapılarda yer alan hava çıkışlarından itibaren griye bürünen gövde arkaya doğru sabit bir spoiler şeklini almış. Koltukların üzerinde takla barı görevi gören çıkıntılar dikkat çekerken arka bölümde ince yapılı LED stoplar, büyük difüzör ve çok daha "gizli" olduğunu söyleyebileceğimiz egzoz çıkışları yer alıyor.

Tavanı kapatılamayan otomobilin iç mekanıysa temellerini paylaştığı araçtan aynen alınmış. F8'in yolcu konsolunda alınabilen dijital ekrana sahip olmayan SP-8'in koltukları arasında da yeni nesil vites selektörü dikkatlerden kaçmıyor.

Kaputu altında da sürpriz sunmayan tek örnek otomobilin çift turbo beslemeye sahip, 3.9 litre hacimli, V8 motoru 720 beygir güç, 770 Nm tork üretebiliyor. Çift kavramalı, yarı otomatik şanzımansa gücü arka aksa aktarıyor.

Infiniti Vision QE

Infiniti'nin seri üretim modelleri güzel görünse de konsept hallerinde sundukları heyecanı genelde taşıyamıyor. Markanın yeni konsepti umarız bu trendin bozulmasına neden olur zira elektrikli aracın dış görünüşü gayet hoş.

Ön bölümde agresif görünen farlar, panjur görünümü verilen aydınlatmalarla birbirine bağlanırken kapaklı hava girişlerinin de etrafı aydınlatılmış. Yuvarlak hatlara sahip olan otomobilin dev jantlarının merkezleri de aydınlatma sunuyor.

Yan aynaları ve kapı kolları bulunmayan otomobilin kapı camları çerçevesiz. Coupé görünümüne bürünen aracın tavanı arkaya doğru alçalıp bagaj kapağıyla aynı açıya sahip camla birleşiyor. Büyük bir arka tampon sunan otomobilin LED stopları da ince yapılarıyla dikkat çekiyor.

İç mekan detayları ve teknik verileri paylaşılmayan konseptin büyük elektrikli sedan modellerine rakip olması bekleniyor. Ön çamurluklarında da aydınlatılmış marka adı yazan aracın seri üretimde tek ve çift motorlu seçenekleri bulunacak.

Mercedes-AMG GLE 53 4MATIC+

Mercedes'te güzel gelişmeler oluyor. Şubat ayında yeni yüzüne kavuşan GLE ailesinin en yüksek performanslı seçenekleri daha da güçleniyor. Hafif hibrit motor yerine şarj edilebilir hibrit kullanmaya başlayan araçlar istenildiği zaman daha da az yakıt tüketebiliyor.

Tasarımında bir değişiklik yapılmasa da model yazısının etrafı kırmızıya boyanan araçların elektrikli modda yeterince ses çıkarması için dışarıya ses veren hoparlörler kullanılmış. İç mekanında da yeni grafiklere ve şarj durumuyla ilgili bilgiler veren gösterge paneli ve dokunmatik ekrana sahip olan aracın süspansiyon sistemi de artan ağırlığı karşılayacak şekilde güçlendirilmiş.

Kaput altında yer alan 3 litre hacimli, sıralı 6 silindirli motor 449 beygir güç üretebilirken elektrik motoru 136 beygirlik bir katkı sağlıyor. Karma kullanımda 543 beygir güç, 750 Nm tork üretebilen otomobilin ağırlığıysa 2.4 tonu aşmış.

Bu ağırlığın nedenlerinden biri olan bataryalar 31.2 kWh kapasiteli. 87 km'ye kadar menzil sunabilen bataryalarla aracın 0'dan 100 km/s sürate ulaşması 4.7 saniye sürüyor. Maksimum süratse 250 km/s'te sınırlandırılmış.

GAC Aion Hyper HT

GAC Aion'un Hyper ailesine yeni bir otomobil katıldı. Kısa süre önce casus fotoğrafları yayınlanan Hyper HT, diğer otomobillerde görmediğimiz ilginç seçeneklerle karşımıza çıktı. 400 veya 800 Volt mimarisiyle alınabilen aracın arka kapıları da farklı tasarımlara sahip olabiliyor.

Ön bölümü Hyper GT'yi andıran aracın sivri burun kısmı sade fakat dinamik bir görüntü sunuyor. Siyah renkli jantlar ve hemzemin kapı kolları sunan modelin arka kapıları, opsiyonel olarak yukarıya doğru açılabilir sekilde sipariş edilebiliyor.

4.935 mm boya, 1.920 mm ene ve 1.700 mm yüksekliğe sahip olan otomobilin aks mesafesiyse 2.935 mm. Liftback tasarıma sahip arka bölümde bagaj kapağına taşan LED stoplar ve tavanın arkasına yerleştirilmiş kamera dikkat çekiyor. Spoiler, tavanda değil bagaj kapağının ucunda.

İç mekana geçildiğinde kokpitin Hyper GT'den aynen alındığı görülebiliyor. Üst ve alt kısımları düzleştirilmiş direksiyon simidinin üzerinden görülen dijital panel, büyük dokunmatik ekran, yüksek ara konsol ve şık bir şekilde tasarlanmış havalandırma ızgaraları tanıdık. Ön koltuk sırtlıklarında tepsiler sunan otomobilin standart arka kapılarla donatılan seçeneklerinde büyük bir cam tavan da görev yapıyor.

400 Volt mimarili model arka aksa yerleştirilen elektrik motorundan 245 beygir güç, 355 Nm tork alabilirken menzili 600 km olarak açıklanıyor. 800 Volt mimarisini kullanan üçlünün tamamı 340 beygir güç, 430 Nm tork üretebiliyor. 0-100 km/s deparları 5.8 saniyeye kadar inebilen araçların menzilleriyse 770 km'ye kadar çıkabiliyor.