Viritech Apricale

Her geçen gün alternatif yakıtlı bir araç tanıtımına alıştık. Bu sefer aracımız İngiltere'den geliyor. Pininfarina tasarımlı süper otomobil yakıt olarak hidrojen kullanıyor ve bu sayede ağırlığını 1 tonun altında tutmayı başarıyor.

4.550 mm boya ve 1.900 mm genişliğe sahip olan otomobilin yüksekliğiyse sadece 1.150 mm. Yuvarlak hatlara sahip olan gövdesinde splitter, deflektörler, geniş hava girişleri ve yan aynaların yerini alan kameralar gibi detaylar görülen aracın jantları tek bijonlu.

Farlar gibi stopları da ince yapılı LED ünitelerinden oluşan Apricale'nin sahip olduğu spoiler de açı ayarına sahip. Üstelim modelin kaputu üzerinde hava düzenleyiciler de yer alıyor. Arka tamponun delikli tasarımı da hava geçişine izin veriyor.

İç mekan detayları paylaşılmayan otomobilin fren sisteminde 390 mm çaplı diskler ve AP Racing armalı kaliperlerin kullanıldığı açıklandı. Hidrojen yakıt piline sahip olan otomobil 5.4 kg hidrojenle yaklaşık 560 km menzile sahip. 

Ön ve arkada yer alan elektrik motorları sayesinde dört tekerlekten çekişli olan araç, 1.088 beygir güç, 1.000 Nm tork üretebiliyor. 0'dan 100 km/s sürate ulaşması yaklaşık 2.5 saniye sürecek modelin maksimum sürati de 322 km/s'in üzerinde.

Ford Pro Electric SuperVan

Goodwood zamanının gelmesiyle birlikte markalar yeni modelleriyle birlikte çılgın konseptlerini sergilemeye başladı. Bunlardan birisi olan elektrikli SuperVan, ismin geri dönüşünü temsil ederken Ford'un ürettiği en yüksek performanslı ticari araç konsepti oluyor.

Temelleri yeni nesil E-Transit Custom'a dayanan otomobile önden bakıldığında ince yapılı LED farlar ve büyük hava girişine sahip tampon dikkat çekiyor. Splitter ve geniş yan eteklerin haricinde küçültülmüş yan aynalar ve hafifletilmiş jantların çevresinde görülen slick lastikler aracın performansını işaret ediyor.

B sütunu arkasında daralmaya başlayan kokpit C sütununu görmeden sona eriyor. Konseptin arkada kalan bölümleri büyük bir spoiler ve dev splitter gibi aerodinamik parçalara ayrılmış. Dik yerleşime sahip LED stopları da unutmamak gerek.

İç mekanında tam boy takla kafesi, hidrolik el freni, dijital gösterge paneli, tek hamlede sökülebilir direksiyon simidi, yere sabitlenen metal pedallar, yarış koltukları, 6 noktadan bağlantılı emniyet kemerleri ve yangın söndürücü bulunan konseptin performansı göz yaşaartıcı.

Dört elektrik motorunun yardımıyla 2.000 beygir güç üretebilen SuperVan dört tekerlekten çekişli olması sayesinde 0'dan 100 km/s sürate ulaşma süresini 2 saniyenin altına çekebilmiş. Bataryalarsa 50 kWh kapasiteli. Önde tek, arkadaysa iki ileri vitesli şanzımana sahip olan konseptin maksimum sürati de 325 km/s'in üzerinde.

BMW M3 Touring

BMW'den beklenen haber sonunda geldi. Yıllardır piyasaya çıkacağı konuşulan station wagon gövdeli M3 sonunda seri üretime alınıyor. Sadece Competition haliyle sunulacak olan otomobil sayesinde Münih merkezli üretici artık Audi ve Mercedes'i bu segmentte yalnız bırakmayacak.

Tasarımında bir sürpriz bulunmayan otomobil ön bölümünü sedan kardeşiyle paylaşıyor. Büyük böbrekli ön panjur ve agresif tasarımlı tampona önde 19, arkadaysa 20 inç çaplı jantlar eşlik ediyor. Genişletilmiş çamurluklar, hemzemin tavan rayları ve ucuna ince bir parça eklenmiş spoiler aynı dörtlü egzoz çıkışları ve difüzörlü arka tampon gibi agresif görünümü pekiştiriyor.

İç mekanda dijital gösterge paneliyle birleşik büyük dokunmatik ekran ve düğme sayısı azalmış orta konsolla makyajlı 3 Serisi'nin tasarımını kullanan otomobilde karbon fiber ön koltuklar alınabiliyor. Bagaj hacmiyse 500 ile 1.510 litre arasında değişiyor.

1.865 kg ağırlığa sahip olan otomobilin kaputu altında çift turbo beslemeli, 3 litre hacimli, sıralı 6 silindirli motor bulunuyor. 510 beygir güç, 650 Nm tork üretebilen ünite 8 ileri vitesli otomatik şanzıman ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle sunuluyor. Ön aksı devre dışı bırakılabilen çekiş sistemi sayesinde 0'dan 100 km/s sürate 3.6 saniyede ulaşabilen otomobilin maksimum sürati, donanıma göre 250 veya 280 km/s'te sınırlandırılıyor.

Peugeot 408

Peugeot’nun ürün gamı genişlemeye devam ediyor. Aslında kısa zaman önce yeni nesli tanıtılan ve Çin’de üretilen 308 Sedan'ın ismi olan 408, Avrupa’ya etkileyici bir SUV olarak geliyor. Bu şekilde Citroën C5 X'e de bir kardeş gelmiş oluyor.

Fransız üreticinin güncel köşeli çizgilerini devam ettiren otomobilin önünde gövde rengi parçalara sahip panjur, ince yapılı Matrix LED farlar ve kesişen çizgilerden oluşan agresif bir tampon bulunuyor. Hafifçe eğimli yerleştirilmiş gündüz aydınlatmaları da tabii ki unutulmamış.

Yan bölümde lansman aracının ilginç tasarımlı 20 inç çaplı jantları anında dikkat çekiyor. Ön kapılara marka amblemini yerleştiren Peugeot, kapı altlarına da birçok karakter çizgisi atmış.Çamurluklarda yer alan siyah renkli korumalarsa ince yapılı.

Coupé SUV akımının bir temsilcisi olan 408’in arkası da farklı görünümüyle dikkat çekiyor. Yüzgeç antenin altında çift bölümlü olarak görülen spoiler, ince yapılı LED stoplar, öne alınmış marka logosu ve birçok girinti çıkıntıya sahip siyah renkli tampon bu bölümün öne çıkan detayları.

Yaklaşık 4.7 metre boya sahip olan aracın yine neredeyse 2.8 metreyi bulan aks mesafesi sayesinde arka koltuklarda diz mesafesi iddialı bir konuma gelmiş. Bagaj hacmi, donanım ve motor seçeneğine göre değişse de maksimum halde 536 ile 1.611 litre arasında değişiyor.

İç mekanda da yeni nesil Peugeot modellerinin rüzgarı esmeye devam ediyor. Köşeli hatlara sahip bölümde 3 boyutlu gösterge paneli, çift kollu direksiyon simidi ve şık bir şekilde gizlenmiş havalandırma ızgaraları bulunuyor. Dokunmatik ekranın altında, yine dokunmatik kısayol tuşları ve onların da altında fiziksel kumandalar yer alıyor. Yüksek yan destekli ön koltuklar ve 10 hoparlörle 690 Watt çıkış gücü sunan Focal ses sistemi diğer öne çıkan donanımlar.

Kaput altında da tanıdık motorlar barındıran 408’in Avrupa’da en çok tutulacak üniteleri şarj edilebilir hibritler olacak. 1.6 litre hacimli, turbo beslemeli benzinli motora yardımcı olan elektrik motoruyla 180 ve 225 beygir güç üretebilen seçenekler sunan hibritlerin her ikisi de 360 Nm tork üretebiliyor. Türkiye’ye daha uygun olan motorsa 1.2 litre hacimli, 3 silindirli, benzinli ünite. 130 beygir güç, 230 Nm tork üretebilen motor diğerleri gibi 8 ileri vitesli tam otomatik şanzımanla eşleştirilmiş.

Prodrive P25

Subaru'nun efsanevi Impreza 22B'si geri döndü. Prodrive tarafından hazırlanan restomod, bu modelin günümüzde üretilmiş olsa sahip olacağı özellikleri klasik görünümle birleştirmiş. 25 örneği üretilecek otomobilin fiyatıysa vergiler hariç 460.000 Sterlin.

Astronomik fiyatın nedenlerinden bir tanesi, 2 kapılı klasik gövdenin büyük kısmında karbon fiber kullanılması. Lityum İyon akü ve Akrapoviç egzoz sistemine de sahip olan araçta daha büyük jantlar görev yapıyor. Fren sistemindeyse 380 ve 350 mm çaplı diskler, 6 ve 4 pistonlu kaliperlerle kontrol ediliyor.

1.200 kg ağırlığa sahip olan modelin iç mekan fotoğrafları paylaşılmamış olsa da Prodrive, içeride modern gösterge panellerinin deri, Alcantara ve karbon fiberle birleştirilip klasik bir tasarımla sunulduğunu belirtiyor. Karbon fiber ön koltuklar opsiyonel olarak sunulurken arkada yer alan iki koltuk yerine yarım takla kafesi getirilebiliyor.

Yere sabitlenen metal pedal setini Impreza'nın ralli versiyonlarıyla paylaşan P25'in hidrolik el freni de bu otomobillerden alınmış. Çekildiğinde arka aksı devre dışı bırakan sistem haricinde ön, arka ve merkezde diferansiyel kilitleri sunulmakta.

Kaput altında Subaru'nun en güncel 2.5 litre hacimli Boxer motorunu bulunduran otomobil 406 beygir güç, 600 Nm tork üretebiliyor. Programlanabilir sürüş modlarına sahip olan P25'te 6 ileri vitesli, sıralı şanzıman kullanılıyor. Dört tekerlekten çekiş sistemine de sahip olan model 0'dan 100 km/s sürate 3.5 saniyeden kısa sürede ulaşabiliyor.

Hyundai Venue

Hyundai'nin Avrupa pazarları dışında piyasaya sürdüğü B-SUV modeli Venue makyajlandı. Bu tür değişimlerin aksine arka bölümü de ciddi şekilde değişen aracın iç mekanında da ufak tefek yenilikler bulunuyor.

Ön panjuru dikdörtgen şeklini alan otomobilin ızgarası da küçük dikdörtgenlerle bezenmiş. Çift katlı far tasarımı korunsa da üst bölüm üçer parçaya bölünmüş. Ön tamponun görünümüyse sadeleştirilmiş. Yeni jant seçenekleri haricinde arka bölümde de büyük yenilikler var. 

Volkswagen'in küçük SUV modellerini andıran yeni stopların iç desenlerinde küçük çubuklar dikkat çekerken stoplar bagaj kapağı üzerinde birleştirilmiş. Arka tamponda yer alan plakalık küçülürken her iki tampondaki gümüş renkli korumalar büyümüş. Tamponun köşelerinde yer alan reflektör ve aydınlatmalar da çok parçalı hale gelmiş.

İç mekana geçildiğinde yeniliklerin sürücü bölümünde yaşandığı görülebiliyor. Dört kollu direksiyon simidi kullanmaya başlayan Venue'de dijital gösterge paneli de görev yapmaya başlamış. Dokunmatik ekran da yenilenmiş. Döşeme desenlerinde de yenilikler var.

Kaput altında tanıdık üniteler kullanan otomobilin 1.2 litre hacimli benzinli motoru 83 beygir güç, 114 Nm tork üretebiliyor. 1 litre hacimli üniteyse turbo besleme sayesinde 120 beygir güç, 172 Nm toprk üretebiliyor. İlk motor 5, ikincisiyse 6 ileri vitesli manuel şanzımanla sunulurken turbo beslemeliyle birlikte 7 ileri vitesli, çift kavramalı, yarı otomatik şanzıman da tercih edilebiliyor.

1.5 litre hacimli turbo Diesel motorsa 100 beygir güç, 240 Nm tork üretebiliyor. Diğer versiyonlar gibi önden çekişli olan model 6 ileri vitesli manuel şanzımanla sunuluyor.