Bu sefer test bölümüne bir efsaneyi konuk ediyorum. Orijinalleri Volkswagen markasına ismini veren Beetle 1938-2003 yılları arasında 21 milyonun üzerinde satış rakamına sahip oldu. Hala tek platform üzerinde en yüksek üretim adedi rekoruna sahip olan aracın yeni nesil modelleri New Beetle adıyla 1998 model yılında karşımıza çıkarken ikinci nesil araçlarda "New" kelimesi tarih oldu.
Yerini aldığı araçta olduğu gibi
Golf platformu üzerine geliştirilen
yeni nesil Beetle'ın görünümü klasik modellerden biraz daha uzaklaşırken günümüz şartlarına daha uygun donanımlarla popülaritesi artırılmaya çalışılmış.
Dış Mekan
70 yıl önce üretilen modelden uzaklaşılsa da dış görünümde hala bir Type 1 havası sezmek mümkün. Yuvarlak farlar, bombeli kaput ve şişkin çamurluklarla eskiye göz kırpan otomobilin köşeli ön tampon ve yan aynalarıyla A sütunu üzerine açılı bağlanan tavanı modern çizgilere sahip. Düz olmasına rağmen yaklaşık 45 derece açıyla aşağıya inen bagaj kapağı, yarım elips şekilli stoplar ve 18 inç çaplı jantlar da modern araçlarda bulunmasına daha alışık olduğumuz detaylar.
Bir önceki nesil modellerinden daha modern bir görünüme sahip olan otomobilin kapı altlarına kromajlı çıtalarla birlikte hafifçe genişletilmiş yan etekler konumlandırılırken kapı camlarının çerçevesiz olması sportif bir hava yaratmış. Bagaj kapağı kolunu logosuna gizlemiş olan Volkswagen siyah renkli radyo antenini de küçük tutup tavanın arka kısmına eklemiş.
İç Mekan
Büyük kapılar açılıp iç mekana göz gezdirildiğinde de dışarıda olduğu gibi yeni tasarıma retro dokunuşlar yapıldığı görülebiliyor. Dikkati çeken ilk özellik şüphesiz kapı içleri, ön konsol ve direksiyon simidini saran gövde renginde plastik kaplamalar oluyor. Aracın farklı sayılabilecek bir diğer donanımı da küçük kapı içi gözlerinin bir kenarının lastik olması. Alışılmış torpido gözünün üzerinde, şık bir açma koluna sahip ikinci bir torpido gözü yer alması hem tasarım hem de pratiklik anlamında başarlı bir düşünce.
Üç yuvarlak göstergeye sahip gösterge paneli ve arka koltukları rahatça terk etmek için B sütununa yerleştirilen lastik tutamakları da saydıktan sonra otomobilin modern tasarım özelliklerine geçebiliriz.
Kapı içlerine yerleştirilen elektrikli ayna ve cam kumandalarının yanında far kumandası, ses ve havalandırma sistemleri butonlarını da diğer Volkswagen modelleriyle paylaşan
Beetle'ın yanlarda bulunan havalandırma ızgaraları yuvarlakken orta konsolda yer alanlar dikdörtgene daha yakın bir görünüme sahip.
Orta konsolun üzerine yerleştirilen yağ sıcaklığı ve turbo basınç göstergeleriyle kronometre havayı birden sportifleştirirken deri kaplı çok fonksiyonlu direksiyon simidinin üç kollu olması ve alt kısmının düzleştirilmesi de bu havayı devam ettiriyor. Yuvarlak tasarımlı temeli şık görünen vites kolunun arkasında iki bardaklık iki de kapaksız göz bulunurken seviyesi ayarlanabilir kol dayanağının içine de bir göz eklenmiş.
Geçişi kolay olan arka koltuklar iki kişi için tasarlanmış. Otomobilin daralan arka kısmı nedeniyle birbirine yakın yerleştirilen koltukların arasında kol dayanağı yok. Duvarlarında küçük gözler bulunan arka kısımda 12 Volt soket ve bir de bardaklık yer alıyor.
Bagaj hacmi 310 litre olan Beetle'ın bu bölümüne yükleme yapmak düşünüldüğünden daha kolay. Hacmini, zemini altında bulunan stepneye rağmen koruyabilen aracın arka koltukları hem içeriden hem de geniş bagaj kapağı sayesinde dışarıdan katlanabiliyor.
Bu arada gece çekimlerinde görülen iç mekan ambiyans ışıklandırması ve ön kapılarda bulunan hoparlörlerin çerçeve ışıklarının renkleri değiştirilebiliyor ki bu da ilginç donanımlar arasında yer alabilir.
Konfor
Yeni Beetle'ın merak ettiğim yönlerinden birisi konfordu. Modern tasarım özellikleri sayesinde bu bölümde başarılı puanlara ulaşıldığını söylemem gerekiyor. Yan destekleri çok yüksek olmayan koltuklar kalın süngerleriyle daha çok rahatlığı hedeflerken çift bölgeli klima, dokunmatik ses ve havalandırma sistemleri, görsel uyarıya da sahip ön ve arka park sensörleri ile özellikle ön kısımda sunulan geniş alan rahat bir yolculuğu garanti ediyor.
Hem sırtlığı katlanan hem de öne kayan ön koltuklar sayesinde arkaya geçmek sorunsuzken bu koltukların geri çekildiğinde konumlarını hatırlamaları da olumlu. Yüksek oturma pozisyonu ve hemen kafalıklar arkasında başlayan bagaj kapağı camı sayesinde arkada boğulmayan yolcular Sciorocco'nun oturma biçimine sahipler. Bunun da anlamı şu: Hafifçe aracın dışına doğru otruma pozisyonu. Arka koltuklar birbirlerine yakın tasarlanıp aralarında bir de bardaklık bulununca bacakların ortaya doğru açılması engellenmiş.
Daha önce
Polo 1.6 TDI testimde beğenmeyip
Golf 1.6 TDI testimde beğenimi kazanan DSG bu araçta da başarılı. 7 ileri vitesli, çift kavramalı şanzımanın geçişleri hissedilmediği gibi ayak fren pedalından çekildiğinde ilerleme fonksiyonu ve yokuş kalkış desteği son derece faydalı donanımlar.
18 inç çaplı jantlar ve ince yanaklı lastikleri görüp de korkuya kapılanlarınız olacaktır. Telaşa gerek yok, zira aracın orta sertlikteki süspansiyonu darbeleri başarılı şekilde emerken sağlam platform ve başarılı işçilik sayesinde iç mekanda huzursuzluk verici seslerin oluşmasının önüne geçmiş.
Söz sesten açılmışken 1.2 litre hacimli benzinli motorun marş basıldığında ve rölanti devirlerinde ne ses ne de titreşime sahip olmadan çalışması çok ilginç. Bu özellik o kadar abartıli bir şekilde yaşanıyor ki insan trafikte dururken Start/Stop sistemi motoru durdurmuş zannediyor.
Sürüş
Beetle, sürüş konusunda bir kişilik bölinmesi yaşıyor gibi. Orta konsol üzerine yerleştirilen göstergeler, siyah renkli tavan döşemesi, yere sabitlenmiş gaz pedalı, üç kollu direskiyon simidi, hem koldan hem de direksiyon arkasından manuel kumanda imkanı sunan sportif kullanım modlu şanzıman, 235-45/18 ölçülerinde ince yanaklı lastikler ve sağlam yapısı bir Porsche içinde oturuluyormuş hissi verse de motorun gücü hayallerinizi yıkıyor.
Şık görünümlü direksiyon simidi de biraz daha kalın tasarlansa ele daha iyi oturacak olan otomobilin yol tutuşu başarılı. Çok zorlandığında önden kayan otomobili zorlayabilmek içinse 1.2 litre hacimli motora işkence çektirmek gerekiyor.
Turbo beslemeye sahip 1.2 litre hacimli benzinli motor 105 beygir güç, 175 Nm tork üretebiliyor. Başarılı oranlara ve vites geçişlerine sahip 7 ileri vitesli DSG ile donatılan otomobil özellikle düşük süratlerde oldukça atak bir karakter sunsa da hızın yükselmesiyle birlikte motorun da yapabileceği çok şey kalmıyor.
Ağırlığı yaklaşık 1.300 kg olan otomobil 0'dan 100 km/s sürate 10.9 saniyede ulaşabilirken maksimum sürati 180 km/s olarak açıklanıyor. Şehir dışı yollarda yapılan sabit ve düşük hızlı sürüşlerde ortalama yakıt tüketimi 6 litre/100 km'nin altına düşürülebilen aracın yoğun şehir trafiği ve şehir dışı yüksek sürat sürüşlerinden sonra ulaştığı değerse 8.3 litre/100 km oldu.
Fiyat/Donanım
İki donanım seçeneğiyle ithal edilen Beetle'ın zengin donanımı olan Design'da 3 renkli ambiyans aydınlatması, çift torpido gözü, çok fonksiyonlu direksiyon simidi, orta konsol üzerinde ek göstergeler, ön kol desteği, dokunmatik ekrana sahip, CD ve MP3 çalabilen, Aux girişli ses sistemi, 6'lı CD değiştirici, gövde rengi ön panel ve kapı iç kaplamaları, 17 inç çaplı jantlar, ön sis farları, ön ve arka park sensörleri, elektrikli cam ve aynalar, krom paketi, karartılmış arka camlar, cruise control, hava kalite sensörü, elektrokrom iç ayna, yol bilgisayarı, yağmur sensörü, çift bölgeli otomatik klima, lastik basınç uyarı sistemi, ABS, ASR, ESP, elektronik diferansiyel kilidiyle sürücü ve ön yolcu için ön ve yan hava yastıkları standart olarak sunuluyor.
1.2 litre hacimli TSI motor ve 6 ileri vitesli manuel şanzımanla fiyatı 27.400 Euro + 738.5 TL olarak açıklanan otomobilin 7 ileri vitesli DSG ile fiyatı 2.400 Euro artıyor.
Opsiyon listesinde sadece metalik boya (500 Euro) ve panoramik cam tavan (1.250 Euro) bulunan aracın test aracında bulunan 18 inç çaplı jantları ve bazı versiyonlarda görülen bi-xenon farlarıysa fiyat listesinde yok.
Sonuç
İtiraf edeyim Volkswagen,
yeni nesil Beetle'ı tanıttığında içimde bir şüphe vardı. Görünümü eskisinden çok daha modern olan otomobilin
Golf ve
Scirocco aileleri ile arasında bulunan görsel fark kapandığından farklılık sunamayacağını düşünüyordum. Trafikte yavaş yavaş ilerlerken kenardan 50-55 yaşlarında bir abimizin gelip "Harika araç, tebrik ediyorum" demesiyse beni uyandırdı.
Beetle gerçekten de eskisinden daha modern bir görünüm sunuyor. Üstelik modernleşme trendi sürüş karakterine de yansımış. Ek olarak günlük kullanıma çok daha uygun bir hal alması Beetle'ın izleyeceği yolun ağır retro görünümü hafifletip kullanışlılığa doğru geçiş yapacağını gösteriyor ki şimdiye kadar trafikte bu aracın her rengini görmüş olmam stratejinin başarılı olduğunu gösterir gibi.
Fotoğraflar
Test sırasında çektiğim fotoğraflara
buradan ulaşabilirsiniz.
