25 Aralık 2014 Perşembe
Citroën C1 1.0 ETG Airscape
Otomobil dünyasında sürekli görmeye alıştığımız alışkanlıklar arasında otomobillerin her geçen nesille birlikte büyümesi yer alıyor. Boyutların büyümesi sonrasında küçük otomobillere olan ilgiyi karşılamak için yeni modelleri piyasaya süren üreticiler bu şekilde tasarım dillerini de daha özgürce değiştirebiliyorlar.
Bu trendin bir parçası olan Citroën C1, Peugeot 108 ve Toyota Aygo isimli kardeşleriyle birlikte 2005 yılında tanıtıldı. 2009 yılında makyajlanan otomobil 2012 yılında bir kere daha elden geçirildikten sonra 2014 yılında yerini ikinci nesil örneklere bıraktı. İlk nesilde kardeşleriyle neredeyse aynı görünüme sahip olan C1'in tasarımı yeni modellerle birlikte farklılaşmış.
Dış Mekan
Marka yüzü konseptine sıkı sıkıya bağlı kalmayı sevmeyen Citroën C1'de de farklı bir tasarım yolu izlemiş. Ön bölümde yuvarlak farların üzerine eklenen ince yapılı sürüş farları ilginç bir görünüm oluştururken sportif sayılabilecek bir tasarım sunan ön tamponun kenarlarına LED gündüz farları dik bir şekilde yerleştirilmiş.
Küçük bir kaput ve tek sileceğe sahip olan test aracında 15 inç çaplı jantlar, kırmızı renkli yan aynalar ve bez tavan dikkat çekerken arka bölümde Volkswagen Polo esintileri yaşatan stoplar, küçük bir spoiler, kısa yapılı bir tampon ve ilk nesilde olduğu gibi arka cam uzatılarak elde edilmiş bir bagaj kapağı bulunuyor.
3.466 mm gibi kısa bir boya sahip olan aracın genişliği 1.615 mm olarak açıklanırken yükseklik 1.460 mm. Otomobilin aks mesafesiyse 2.340 mm.
İç Mekan
Citroën'in bu minik modelinin iç mekanı da basit fakat dikkat çekici bir tasarıma sahip. Büyük bölümü plastikle kaplı olan kapı içlerinde ince fakat araç boyutları göz önüne alındığında büyük bile sayılabilecek cepler yer alıyor. Alt bölümü hafifçe düzleştirilen çok fonksiyonlu direksiyon simidinin solunda elektrikli yan ayna, far yüksekliği ve ESP düğmeleri yer alırken elektrikli ön kapı camlarının kumanda düğmeleri de kapı kolunda bulunuyor.
Büyük bir hız göstergesine sahip olan gösterge panelinin sol tarafında dijital devir göstergesi yer alırken sağda çeşitli uyarıların görülebildiği ince ekranlar bulunuyor. Bütün bu curcunanın ortasında dikkat çeken yuvarlak ekran da yakıt seviyesi ve yol bilgisayarı verilerini sergiliyor.
Ön konsolun yanlarında görülen dairesel havalandırma ızgaralarının çevresi orta konsol ve vites konsolları gibi kırmızı renkli plastikle kaplanırken orta havalandırma ızgarası konsolun tepesine, yukarıya bakacak şekilde gizlenmiş. Orta konsolun üst yarısı büyük bir dokunmatik ekrandan oluşurken aşağıda havalandırma kumandalarıyla USB, Aux ve 12 Volt girişleri görülebiliyor.
Vites konsolunun ön bölümünde büyük bir cep ve iki bardaklık yer alırken daha geride el freni kolu ve arka koltuklar için bir bardaklık bulunuyor. Arka kapı camları bazı ticari araçlarda olduğu gibi dışarıya doğru kanırtılan otomobilin bez tavanı elektrikli olarak açılabiliyor. Arka koltuk sırtlıkları simetrik olarak katlanabilen C1'in bagaj hacmi bu sayede 196 ile 780 litre arasında değişiyor.
Konfor
A segmentinde yer alan diğer otomobiller gibi C1'de de inanılmaz bir konfor seviyesi aramak mantıklı değil. Süspansiyon sistemi çoğu rakibinde olduğundan biraz daha yumuşak olan otomobilin sürüş konforu bu sayede başarılı. 165/60-15 ölçüleri sunan lastiklerin de yardımıyla küçük çukurlar da büyük bir sorun olmaktan çıkarken aracın en küçük kasiste zıplamaya meyilli olmaması da olumlu.
Lastik ve motor gürültüsü izolasyonu konusunda segment standartlarını yakalayan C1'in rüzgar gürültüsü de rahatsız edici seviyelerde olmasa da bez tavan ve tek tarafında fitile sahip arka kapı camları nedeniyle dış mekan sesleri içeriye iletiliyor. Bu durum sanki yan camlardan birisi hafifçe aralanmış gibi bir etkiye sahip.
Konfor donanımı yeterli seviyede olan test aracında elektrikli ön camlar ve yan aynalar yokuş kalkış desteği, geri görüş kamerası, büyük dokunmatik ekrandan kumanda edilebilen ses sistemi ve yol bilgisayarı, açılabilen kumaş tavan, klima, çok fonksiyonlu direksiyon simidiyle far ve direksiyon simidi yükseklik ayarı test aracının donanımında yer alıyordu.
Şehir kullanımı için tasarlanan A segmenti otomobilin en büyük konfor donanımıysa yarı otomatik şanzımanı. 5 ileri vitesli tek kavramalı ünite önceki örneklerde olduğu gibi aşırı yığılmalara neden olmuyor. Değişimler tork konvertörlü veya çift kavramalı kardeşlerinde olduğu kadar yumuşak olmasa da 5 ileri vitesli ünite önceki nesil örneklerine göre ilerleme kaydetmiş. Fren pedalı bırakıldığında otomobili ilerletmeye başlayan ünitenin yokuş kalkış desteği de bulunuyor. Vitesleri manuel olarak değiştirmek isteyenler bu işi hem vites kolundan hem de direksiyon arkasından yapabiliyor.
Sabit kafalıklara sahip ön koltuklarında bol hacim sunan C1'in bütün koltukları yükseğe konumlandırılmış. Genelde sürücü koltuğunu yükseğe ayarlayan benim bile en alt konumda rahat ettiğim otomobilin arka koltukları daha da yükseğe konumlandırılmış ki bu da baş mesafesini sınırlamış.
Sürüş
Küçük Citroën'in beni en çok şaşırtan özelliği burada karşımıza çıkıyor. Ortalama sertlikteki süspansiyon sistemi ve gövdenin uçlarına yerleştirilen küçük lastikleriyle dengeli bir yapıya sahip olan otomobilin direksiyon sistemi de yeterli geri bildirim yaparak ani hareketlerde sürücüye güven veriyor. Zorlandığında önden kaymaya başlayan otomobili çizgisine döndürmekse tahminimden daha kolay oldu.
Kolay dozlanabilen bir fren pedalına sahip olan C1'in pedal stroğu, tipik Fransız otomobili özelliği olarak uzun tutulmuş. Gaz pedalı da kolay dozlanabilen aracın düşük ağırlığı yavaşlama performansına olumlu olarak yansımış.
1 litre hacimli, 3 silindirli motoru 68 beygir güç, 95.5 Nm tork üretebilen C1'in bu değerlerle başarılı performans göstermesi zor gibi görünse de 860 kg gibi düşük bir ağırlığa sahip olması sayesinde yeterli ataklık sağlanabilmiş. Özellikle ilk viteste otomobili yüksek devirlere taşıyan şanzımanın direksiyon simidi üzerinden manuel olarak kumanda edilebilmesi doğru vites seçimini kolaylaştırıyor.
5 ileri vitesli yarı otomatik şanzımanıyla 0'dan 100 km/s sürate 14.6 saniyede ulaşabilen otomobilin maksimum sürati 157 km/s olarak açıklanıyor. Açıklanan değerlerden çok daha yüksek performans gösteriyormuş gibi hissettiren otomobilin maksimum süratine ulaşması da uzun sürmüyor.
Düşük ağırlığın yardımcı olduğu bir diğer nokta da yakıt tüketimi. 100 km/s civarı sabit süratli sürüşlerde tüketim ortalaması 5 litre/100 km civarına çekilebilen otomobilin test ortalaması da 6.7 litre/100 km olarak gerçekleşti.
Fiyat/Donanım
Tek motor seçeneğiyle ithal edilen Citroën C1'in manuel şanzıman ve Feel donanım seviyesiyle fiyatı 39.900 TL'den başlarken 5 ileri vitesli yarı otomatik şanzıman ve Shine paketiyle fiyat 44.900 TL'ye yükseliyor. Yine ETG şanzıman ve Airscape donanımıyla testime katılan otomobilin başlangıç fiyatıysa 48.900 TL.
Standart donanımında elektrikli ön camlar ve yan aynalar yokuş kalkış desteği, büyük dokunmatik ekrandan kumanda edilebilen ses sistemi ve yol bilgisayarı, klima, elektrikli açılır cam tavan, ESP, ön, yan ve perde hava yastıkları, Mirror Screen özellikli ekran, çok fonksiyonlu direksiyon simidiyle far ve direksiyon simidi yükseklik ayarı bulunan otomobilin opsiyonel donanımındaysa metalik boya (850 TL), renkli ön konsol (400 TL), geri görüş kamerası (800 TL) ve renkli kumaştan üretilmiş açılır tavan (500 TL) yer alıyor.
Sonuç
Fransız otomobil üreticilerinin genel olarak farklı tasarımlarla haşır neşir olmaktan hoşlandığı bilinen bir gerçek. Bu özelliği bir üst seviyeye çıkarmayı seven Citroën minik aracında da farklı bir görünüm elde etmeyi başarmış. Hem dış hem de iç mekanda canlılık arayanları cezbedecek olan otomobilin en şaşırtıcı yanıysa gayet makul olan performans seviyesi oldu.
Şasileri dinamik sürüşlere giderek daha uygun hale gelen Fransızlardan birisi olan C1'in küçük hacimli motoruyla isteneni verebilmesini sağlayan düşük ağırlığı yol tutuş ve frenleme gibi alanlarda da avantajlarını konuştururken tüketime de olumlu etki etmeyi başarıyor. Donanım konusunda da makul bir seçenek olan Citroën C1'in fiyatı da rakiplerinin gerisinde kalmasını engelliyor.
Fotoğraflar
Test sırasında çektiğim fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz.
aynı grup markalarından peugeot-citroen arasındaki tasarım farkı vw-skoda'dan daha fazla iki grubun bütçe farkını düşününce sırf bu yüzden citroen'e vw'den daha çok saygı ve sevgi besliyorum
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilHyundai i10 bu sınıfı sildi süpürdü i10 karşısında c1'in şansı çok az.
YanıtlaSiltoyota'ya citroen logosu takmışlar resmen, iç mekandaki pek çok parça toyota corollayla ortak. toyota aygo baz alınmış daha çok. keşke toyota aygoyu türkiye'ye getirse.
YanıtlaSilAfedersin ama ortak altyapılı otomobiller hakkında fazla bilgi sahibi değilsin gibi. c1 görebileceğin en farklılaşmış modeldir, bundan ötesi aston martin cygnet...
Sil